
Son yıllarda Türkiye’de, 15-18 yaş aralığındaki çocukların ağır suçlara karıştığına dair endişeler artmaya başladı. Bu durum, toplumsal güvenlik açısından önemli kaygılar yaratıyor ve kamu vicdanında derin yaralar açıyor. CHP Şanlıurfa Milletvekili Av. Mahmut Tanal, çocukların suça itilmesinin önlenmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yeni bir kanun teklifi sunarak, bu duruma dikkat çekti. Tanal, ağır suçların cezasız kalmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, yargılama süreçlerinin daha adil ve eşitlikçi olması gerektiğine vurgu yaptı. Bu kanun teklifinin amacı, çocuk koruma hukukunun yeniden düzenlenmesi ve kamu güvenliğinin sağlanmasıdır.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Suçun ağırlığına göre adil yargılama |
2) Ağır suçlarda yargılama istisnası |
3) Uluslararası örnekler sıralandı |
4) Kamu vicdanını ve mağdur haklarını gözeten modern bir yaklaşım |
5) Yüksek yarar fail konumundaki çocukla sınırlı kalamaz |
Suçun ağırlığına göre adil yargılama
CHP Şanlıurfa Milletvekili Av. Mahmut Tanal, son yıllarda çocukların organize şekilde ağır suçlara karıştığını ifade ediyor. Bu durumu toplumsal güvenlik açısından riskli bir süreç olarak değerlendiren Tanal, mevcut sistemin çocukların işlediği ağır suçlara karşı yeterince caydırıcı olmadığını belirtmektedir. Yürürlükteki çocuk koruma yasası “suça sürüklenen çocuk” statüsü altında değerlendirilmektedir. Tanal, bu durumun bazı ağır suçların cezasız kalmasına sebep olduğunu dile getirerek, kamu vicdanının bu tür suçlarda yaşa dayalı bir ceza indirimi yerine, suçun ağırlığına göre adil bir yargılama talep ettiğini vurgulamaktadır.
Ağır suçlarda yargılama istisnası
Tanal, sunmuş olduğu yeni yasa teklifinde, 15 yaşını doldurmuş çocukların ağır suçlar işlemesi durumunda ceza indirimi uygulanmamasını öngördüğünü belirtti. Bu düzenlemeye göre, ‘suça sürüklenen çocuk’ tanımı ağır suçlar bakımından istisna olacaktır. Ayrıca, çocuğun suça yönlendirilmesinde rol oynayan velilere veya vasilere yönelik cezai yaptırımların da uygulanması hedeflenmektedir. Bu düzenlemenin, çocukların suça itilmesinin engellenmesine yardımcı olacağını ve ailelerin sorumluluğunu artıracağını ifade eden Tanal, iktidarın da bu konuda üzerine düşen görevleri hatırlatıyor.
Uluslararası örnekler sıralandı
Tanal, yaptığı açıklamalarda uluslararası hukukta benzer uygulamaların bulunduğuna dikkat çekiyor. Özellikle ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ve İsrail gibi ülkelerde, ağır suç işlemiş çocuklar için yaşa dayalı ceza indiriminin uygulanmadığını belirtiyor. Bu ülkelerde, faillerin kastı ve suçun niteliği esas alınarak yargılama süreçleri belirlenmektedir. Tanal, Türkiye’nin bu düzenlemeyle uluslararası standartlara yaklaşmasının kaçınılmaz olduğunu ifade ederken, çocuk adalet sisteminin daha dengeli ve güvenilir bir yapıya kavuşturulması gerektiğinin altını çiziyor.
Kamu vicdanını ve mağdur haklarını gözeten modern bir yaklaşım
Tanal, yasalaştırmayı hedeflediği bu teklifin, çocukların korunmasını esas almasına rağmen kamu vicdanını da gözeten modern bir yaklaşım sunduğunu belirtiyor. Yasa önerisinde, çocukların suça sürüklenmesini önlemenin yanı sıra, zarar gören mağdurların haklarını da gözetmek amacıyla adalet duygusunu yeniden tesis etmenin hayati önem taşıdığına dikkat çekmektedir. Tanal, “Kamuoyunun desteği ile çocuk adaletinde daha adil ve güvenli bir dönemin kapılarını aralayacağız” diyerek bu konuda kararlılığını ifade ediyor.
Yüksek yarar fail konumundaki çocukla sınırlı kalamaz
Son olarak, Tanal, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun amacının çocukların yüksek yararını korumak olduğunu hatırlatıyor. Ancak bu yüksek yararın yalnızca fail konumundaki çocukla sınırlı olamayacağını, mağdur çocukların ve toplumun güvenliğinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarının çocuklara özel muamelenin her somut olayda ayrı değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdiğini belirten Tanal, bu teklifin AİHM’in bireysel değerlendirme ilkesine tam uyum gösterdiğinin altını çiziyor. Yasalaştırılan düzenlemenin, ağır suçlarda çocukların suç içindeki rolünü azaltarak, mağdur haklarını güçleneceği ve hukuk güvenliğini sağlayacağına inanıyor.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Ağır suçlar işlemiş çocuklar için ceza indirimi uygulanmayacak. |
2 | Velilere yönelik cezai yaptırımlar öngörülüyor. |
3 | Uluslararası standartlara yaklaşılması hedefleniyor. |
4 | Kamu vicdanı ve mağdur hakları gözetilecek. |
5 | Çocuk koruma hukukunun daha etkin hale getirilmesi amaçlanıyor. |
Haberin Özeti
Türkiye’de son yıllarda artan çocuk suçluluğu, toplumda ciddi bir endişe yaratıyor. Av. Mahmut Tanal tarafından sunulan yeni yasa teklifi, ağır suçların işlendiği durumlarda mevcut ceza indirimlerinin sonlandırılmasını ve aynı zamanda bu suçları işleyen çocukların yetiştirilmesi dahil birçok ailenin bireylerine karşı da cezai yaptırımlar getirilmesini öngörüyor. Yasada yer alan düzenlemelerin, çocuk koruma hukukunu güçlendireceği ve kamu güvenliğini artıracağı düşünülüyor. Bu değişikliklerin hayata geçirilmesi, adalet sistemine olan güveni yeniden sağlama adına büyük bir fırsat sunmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Bu yasa teklifi neyi amaçlıyor?
Yasa teklifi, ağır suç işleyen çocuklar için çocuğun yaşına dayalı ceza indirimini kaldırmayı ve mağdur haklarını gözeten bir sistem kurmayı amaçlamaktadır.
Soru: Ceza indirimi hangi durumlarda uygulanmayacak?
Yasa teklifine göre, 15 yaşını doldurmuş çocuklar ciddi suçlar işlediğinde ceza indirimine tabi olmayacak.
Soru: Bu teklifin uluslararası önemi nedir?
Teklif, uluslararası uygulamalarla benzerlik göstererek Türkiye’yi uluslararası standartlara yaklaştırmayı hedeflemektedir.
Soru: Yasa ne zaman yürürlüğe girebilir?
Yasa teklifi, TBMM’de kabul edilirse, belirlenen tarihte yürürlüğe girecektir.
Soru: Ailelerin sorumlulukları nasıl artırılacak?
Yasa, suça yönlendiren ebeveyn veya guardianlara karşı cezai yaptırımlar ekleyerek ailelerin sorumluluklarını artırmayı öngörmektedir.