Ekonomi

Türkiye Fındık Rekoltesi 500 Bin Tonun Altında Kalabilir

Son günlerde Türkiye’nin fındık üretiminde ciddi kayıplar yaşanacağına dair açıklamalar gündeme geldi. Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, 11-12 Nisan tarihlerinde etkili olan zirai don ve kahverengi kokarcanın fındık bahçelerinde yarattığı zararı vurguladı. Özellikle 500 metre rakım üzerindeki bahçelerde meydana gelen hasarın ciddi boyutlara ulaştığını belirten Karan, fındık üretiminin önemini ve geçim kaynaklarına olan etkilerini aktardı. Bu durum, hem üreticiler hem de sektördeki diğer aktörler için büyük bir tehdit oluşturuyor ve tarımın geleceği açısından kaygı verici bir tablo çiziyor.

Makale Alt Başlıkları
1) Zararın Boyutu
2) Rekoltede Beklentiler
3) Zirai Don ve Diğer Tehditler
4) Erken Önlemler
5) Destek ve Belirsizlik

Zararın Boyutu

Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan, fındık bahçelerinde meydana gelen zararın boyutunu verilerle ortaya koydu. 11-12 Nisan tarihlerinde etkili olan zirai don, 500 metre rakım üzerindeki fındık bahçelerinde yüzde 100’e varan zarara yol açmış durumda. Bu durum, özellikle rekolte beklentilerini ciddi şekilde etkiliyor. Karan, üreticilerin çerezlik dahi fındık elde edemeyecek durumda olduğunu ifade etti. TARSİM ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ekspertiz çalışmaları da bu zararı resmi olarak kayda geçirdi.

Karan, fındık üretiminin Türkiye ekonomisine yıllık yaklaşık 2 milyar dolarlık bir döviz girdisi sağladığını hatırlatarak, rekoltede yaşanacak kaybın sektörü olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti. Hasarın sadece bu yılın değil, geleceğin de bir problemi olacağını vurguladı. Bu nedenle, etkili tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çizdi.

Rekoltede Beklentiler

Türkiye’de her yıl yapılan rekolte tahminlerinin gerçek durumu yansıtmadığını ifade eden Karan, kamuoyuna açıklanan rekolte rakamlarının, gerçek üretimden ortalama 150 bin ton daha fazla olduğunu kaydetti. Bu yıl sistematik bir şekilde açıklanan rekolte rakamlarının 610 bin ton olduğuna işaret eden Karan, saha verilerinin 450 bin ton civarında rekolteyi işaret ettiğini söyledi. Bu çelişki, üreticiler arasında büyük bir güvensizlik oluşturuyor.

Rekoltede yaşanacak kayıpların, fındık üreticileriyle birlikte sektörün tüm bileşenlerini etkileyeceğini ifade eden Karan, bu sorunun çözülmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguladı. Özellikle don sonrası üretim kaybı ve zararlıların etki düzeyinin tespit edilmesi kritik bir öneme sahip.

Zirai Don ve Diğer Tehditler

Bunun yanı sıra, bazı bölgelerde yaşanan heyelanların da fındık ocaklarına büyük zarar verdiği ifade edildi. Karan, zirai donun yanı sıra kahverengi kokarca zararlısının fındık bahçeleri üzerindeki tehditlerine de dikkat çekti. Bu zararlıya karşı etkin mücadele yapılmazsa, kayıpların daha da büyüyebileceği konusunda uyardı. “Bu yalnızca bugünün değil, geleceğin de sorunudur. Üreticilerimiz, mutlaka Bakanlık tarafından önerilen ilaçlarla mücadeleye yönelmeli,” dedi.

Karan, TARSİM kapsamındaki ekspertiz çalışmalarının tamamlandığını, ancak sigortası olmayan üreticilere yönelik desteklerin hâlâ belirsizliğini koruduğunu sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin yayımlanmaması nedeniyle üreticilerin hangi destekleri alacağı konusunda netlik sağlanmadığını belirtti.

Erken Önlemler

Bu yıl mahsul alamayacak olan bazı üreticilerin, gelecek yıl için şimdiden hazırlıklara başlamaları gerektiğini belirten Karan, yazlık gübreleme ve yapraktan besleme uygulamalarının ihmal edilmemesi gerektiğini ifade etti. Özellikle kahverengi kokarca zararlısıyla mücadele konusunun önemine vurgu yaptı. Mayıs ve Haziran aylarının üreticiler için kritik dönemler olduğunu bildiren Karan, bu süreçte önlem alınmamasının ciddi kayıplara yol açabileceğini belirtti.

Karan, hükümetin bir an önce net bir yol haritası açıklayarak, üreticinin mağduriyetini gidermesi gerektiğini de dile getirdi. Bu durum, sektördeki bütün paydaşların geleceği için hayati önem taşımaktadır.

Destek ve Belirsizlik

Sigorta kapsamındaki üreticilerin durumuyla ilgili belirsizlik sürerken, TARSİM ile toplu tazminat talepleri rededildiği takdirde bu sorunun daha da büyüyeceği belirtildi. Karan, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde yapılacak düzenlemelerin büyük bir öneme sahip olduğunu, bu belirsizliğin üreticilere büyük bir stres kaynağı olduğunu ifade etti.

Hükümetin üreticilere yönelik atacağı adımlar, fındık sektörünün geleceği açısından belirleyici rol oynayacaktır. Bu nedenle, tüm paydaşların bu durumun çözülmesi için ortak bir çaba göstermesi önemlidir.

No. Önemli Noktalar
1 Zirai don, 500 m üzerindeki bahçelerde yüzde 100 zarara yol açtı.
2 Rekolte tahminleri her yıl gerçeği yansıtmıyor ve bu yıl beklenen üretim 450 bin ton civarında.
3 Kahverengi kokarca zararlısına karşı etkin mücadelenin önemi büyük.
4 Hükümetin üreticilere yönelik destekleri konusunda belirsizlik devam ediyor.
5 Yazlık gübreleme ve yapraktan besleme uygulamaları artık ihmal edilmemeli.

Haberin Özeti

Giresun Ziraat Odası’nın açıklamaları, Türkiye’nin fındık üretiminde yaşanan sorunları gözler önüne serdi. Zirai don ve kahverengi kokarca gibi tehditler, üreticilerin geçim kaynaklarını tehdit ederken, beklenen rekolte rakamları ise güven vermeyen bir tablo çiziyor. Özellikle sigorta ve hükümet destekleri konusundaki belirsizlikler, sektörde kıpırdanmaların yaşanmasına neden oluyor. Üreticilerin bu zor dönemlerde kendilerine yönelik desteklerin bir an önce açıklanmasını beklemeleri, gelecekteki üretim için kritik önem taşıyor.

Sıkça Sorulan Sorular

Soru: Zirai don nedeniyle fındık bahçelerinde ne kadar zarar oldu?

Zirai don, 500 metre üzerindeki bahçelerde yüzde 100’e varan zarara yol açtı.

Soru: Beklenen fındık rekoltesi nedir?

Bu yıl Türkiye genelinde beklenen rekolte 450 bin ton civarında gerçekleşmesi öngörülüyor.

Soru: Kahverengi kokarca zararlısına karşı ne yapılmalı?

Üreticilerin, Bakanlık tarafından önerilen ilaçlarla etkin bir mücadele yürütmesi gerekiyor.

Soru: Sigortası olmayan üreticilere destek verilecek mi?

Sigortası olmayan üreticilere yönelik desteklerin belirsizliği sürüyor.

Soru: Fındık üreticileri bu dönemde neler yapmalı?

Üreticilerin yazlık gübreleme ve yapraktan besleme gibi uygulamaları ihmal etmemeleri önemlidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu