TÜRK-İŞ Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Koordinasyon Kurulu, 27 Şubat 2025 tarihinde Toplu İş Sözleşmeleri Kamu Çerçeve Anlaşma Protokolü’nü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunmuştur. Ancak bakanlıktan beklenen yanıt gelmeyince, kurul 2 Haziran 2025 tarihinde Genel Merkez’de bir toplantı düzenleyerek konuyu değerlendirmiştir. Bu toplantının ardından TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, basına açıklamalarda bulunarak, sendikanın hükümete sunduğu taleplerin önemini vurgulamıştır. Ağar, kamu işçisinin refahının artırılması ve sosyal hakların güncellenmesi gibi makul gerekçelerle hükümetten somut bir teklif beklediklerini ifade etmiştir.
Ağar’ın açıklamalarıyla başladığı basın toplantısında, Türkiye’de sabit gelirli birçok kişinin geçim sıkıntısı içerisinde olduğu, bu durumun her geçen gün derinleştiği belirtilmiştir. Sendika temsilcileri, hükümete seslenerek, kamu işçilerinin alın terinin görmezden gelinmesine karşı çıkmış ve müzakere süreçlerinin hızlandırılması gerektiğini aktarmıştır. Hükümetin, çalışanların hayata geçirdiği kamu hizmetlerinin sürdürülebilirliği adına acilen bir teklifle sahaya inmesi beklenmektedir.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Kamu İşçilerinin Talepleri |
| 2) Hükümetin Yanıtsız Kalması |
| 3) İşçilerin Geçim Sıkıntısı |
| 4) İşyeri Eylem Planları |
| 5) Sosyal Barış ve Çözüm Süreci |
Kamu İşçilerinin Talepleri
TÜRK-İŞ, kamu işçilerinin yaşam standartlarını yükseltmek amacıyla çeşitli taleplerde bulunmaktadır. Bu talepler arasında enflasyon karşısında kaybolan ücretlerin iyileştirilmesi, sosyal hakların güncellenmesi ve çalışan refahının artırılması yer almaktadır. Sendika temsilcileri, bu hakların Türkiye’nin anayasal bir gerekliliği olduğunu vurgulamaktadır. Ramazan Ağar, hükümete ilettikleri tekliflerin insanca yaşam koşullarını sağlama amacını taşıdığını ifade etmektedir.
Ağar ayrıca, kamu işçilerinin alın terlerinin gasp edilmesinin sosyal barışı tehdit ettiğini belirtmiştir. Bu bağlamda, işçilerin toplu sözleşme masasında yer almasının önemine dikkat çekilmektedir. İşçiler, talep ettikleri hakların sıklıkla göz ardı edilmesine karşı seslerini yükseltmekte kararlıdırlar.
Hükümetin Yanıtsız Kalması
Hükümetin, işçi taleplerine karşı sessiz kalması sendikalar arasında tedirginliğe yol açmıştır. Ramazan Ağar, 2 Haziran itibarıyla hükümetten somut bir teklif gelmediğini ve müzakere masasında hala boş bir sayfa ile karşılaştıklarını dile getirmiştir. Bu durumun yalnızca sendikaları değil, yüz binlerce işçiyi de etkilediğini vurgulamıştır. İşçiler, beklentilerinin görmezden gelinmesine karşı tepkili durumda.
Sendika yöneticileri, bu sessizliğin kabul edilemez olduğunu belirtmektedir. Ramazan Ağar, hükümetin bir an önce çözüm önerileri sunması gerektiğini ifade etmiş, aksi takdirde işçilerin sabrının taştığını ve mücadelenin sokaklara taşınabileceğini dile getirmiştir.
İşçilerin Geçim Sıkıntısı
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, ülkedeki sabit gelir sahiplerinin nefes almakta zorluk çektiğini, her günün işçiler için kayıp olduğunu kaydetmiştir. Ağar, masaya konmayan her teklifin işçilerin yaşam standartlarını aşağıya çektiğini belirtmiştir. Çalışanların ailelerinin yanına dahi süt ve yumurta alamayacak duruma gelmelerinin sorumlusunun hükümet olduğunu ifade etmiştir.
Ağar, geçtiğimiz aylarda bu durumun düzeltilmemesi halinde toplumda geniş çaplı tepkilere yol açabileceği noktasında uyarıda bulunmuştur. Çünkü işçilerin meseleleri, sadece kendilerini değil, tüm toplumu ilgilendiren bir sorun haline gelmektedir. Kamu işçilerinin, hizmetlerindeki aksamalarla toplumun temel yapı taşları olduğu unutulmamalıdır.
İşyeri Eylem Planları
Hükümetin uzun süre beklenen teklifini sunmaması durumunda, TÜRK-İŞ, kamu iş yerlerinde eylem planlarının uygulamaya konulacağını açıklamıştır. Ramazan Ağar, 81 ilde kamu iş yerlerinde bu eylemlerin faaliyete geçirileceğini belirtmiştir. Eylem planları, işçilerin haklarının savunulması ve alın terinin karşılığının alınması amacıyla şekillenecektir.
Eylem planları, sadece işçilerin hayat düzeylerini etkilemekle kalmayıp, toplumun derince bir huzursuzluk yaşamasına sebep olabilir. İşçi sınıfının hakları adına, sendikalar yolu ile kamuoyunu bilgilendirmek ve sosyal barışı sağlamak amaçlanmaktadır.
Sosyal Barış ve Çözüm Süreci
Sonuç olarak, işçi sınıfının sabrının kalmadığının altını çizen Ağar, hükümetin müzakere süreçlerini hızlandırması gerektiğini belirtmiştir. Sosyal barışın korunması adına, adil ve kabul edilebilir bir çözüm sürecinin başlatılması gerektiği ifade edilmiştir. İşçilerin taleplerinin biraz daha ertelenmesi, geniş kitlelerin tepkisini çekme potansiyeli taşımaktadır.
Ramazan Ağar, “Emeğin hiçe sayılmasına ve görmezden gelinmesine sessiz kalmayacağız. Her iş yerinde üretimden gelen gücümüzü kullanarız” diyerek, işçilerin bu süreçte kararlı ve birlik içinde hareket edeceğini açıklamıştır. Sendika, işçi dayanışmasının devam edeceğini ve taleplerinin karşılanmadığı sürece mücadeleye devam edeceklerini vurgulamaktadır.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | TÜRK-İŞ, kamu işçilerinin hakları için mücadele ediyor. |
| 2 | Sendika, hükümetten somut bir teklif bekliyor. |
| 3 | Sosyal hakların güncellenmesini talep ediyorlar. |
| 4 | Eylem planları, 81 ilde devreye sokulacak. |
| 5 | İşçilerin sabrı tükendiği ve tepkilerin artabileceği belirtiliyor. |
Haberin Özeti
TÜRK-İŞ Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Koordinasyon Kurulu, kamu işçilerinin yaşam standartlarının iyileştirilmesi ve haklarının korunması adına önemli bir basın toplantısı düzenlemiştir. Hükümetin, işçilerin taleplerine yanıt vermemesi ve müzakerelerin ilerlememesi, kamu işçileri arasında tedirginlik yaratmıştır. Ramazan Ağar, işçi sınıfının sabrının tükendiğini ve tepkilerin sokağa taşınabileceğini ifade etmiştir. Sendika, bu sürecin uzun sürmesi durumunda geniş çaplı eylemlere hazırlıklı olduğunu aktarmaktadır. Kamu hizmetlerinin sürdürülebilirliğini sağlamak ve mağduriyetlerin ortadan kaldırılması için hükümetin harekete geçmesi gerekmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Kamu işçilerinin talepleri nelerdir?
Kamu işçileri, enflasyon karşısında ücret artışı, sosyal hakların güncellenmesi ve refah düzeyinin artırılmasını talep etmektedir.
Soru: Hükümetin yanıt vermemesi ne anlama geliyor?
Hükümetin yanıt vermemesi, sendikalar arasında tedirginliğe yol açmakta ve işçilerin haklarının göz ardı edildiği hissini yaratmaktadır.
Soru: Eylem planları ne zaman hayata geçirilecek?
Eylem planları, hükümetten beklenen teklifin gelmemesi durumunda 81 ilde devreye sokulacaktır.
Soru: Sendika temsilcileri neden bu kadar kararlı?
Sendika temsilcileri, işçilerin sabrının kalmadığını ve toplumsal huzursuzluk doğmadan taleplerin karşılanması gerektiğini düşünüyorlar.
Soru: İşçilerin tepkisi nasıl bir sonuç doğurabilir?
İşçilerin tepkisi, geniş çaplı eylemleri beraberinde getirebilir ve kamuoyunda ciddi hareketlenmelere yol açabilir.
