Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Trabzon’da gerçekleştirdiği program doğrultusunda fındık üreticileri ile bir araya geldi. Üreticilerin sorunlarını dinleyerek, 2025 yılı için fındık taban fiyatının en az 300 TL olması gerektiğini vurguladı. Arıkan, konuşmasında fındığın yurtiçindeki kazancının, yabancı şirketler ve aracılar tarafından ele geçirildiğini ifade etti. Ayrıca, tarım politikalarının üreticiye değil, aracılara ve küresel sermayeye hizmet ettiğini belirterek mevcut durumun değişmesi gerektiğini savundu.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Fındık Üreticileri ile Buluşma |
| 2) Fındık Taban Fiyatı Talebi |
| 3) Tarım Politikaları ve Sorunlar |
| 4) Aracılar ve Küresel Sermaye |
| 5) İktidar ve Çözüm Önerileri |
Fındık Üreticileri ile Buluşma
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Trabzon programı kapsamında fındık bahçesinde fındık üreticileri ile bir araya geldi. Bu buluşma, hem üreticilerin sorunlarını doğrudan ifade etmeleri hem de yerel tarım politikalarının gözden geçirilmesi açısından önemli bir fırsat olarak değerlendirildi. Üreticilerle sohbet eden Arıkan, onların geçim kaynağı olan fındığın durumunu yakından inceledi.
Fındık üretimi, bölgedeki birçok aile için hayati bir öneme sahiptir ve bu nedenle üreticilerin yaşadığı zorluklar dikkat çekici bir konudur. Arıkan, bu buluşmayı gerçekleştirirken, üreticilerin yaşadığı sıkıntıları dinlemeye ve çözümler üzerine kafa yormaya büyük önem verdi. Ardından, bu yurttaşların ihtiyaçlarının devlet politikalarında nasıl yer bulduğuna dair eleştirilerde bulundu.
Fındık Taban Fiyatı Talebi
Arıkan, fındık taban fiyatının 2025 yılı için en az 300 TL olması gerektiğini ifade etti. Fındık fiyatlarının geçmiş yıllarda üreticiyi sevindirmediğine dikkat çeken Arıkan, hedeflenen fiyatın sadece bir başlangıç olduğunu belirtti. Üreticinin yıllar boyunca emeğinin karşılığını alamadığını ifade eden Arıkan, adaletli bir fiyat politikası izlenmediği takdirde yerli üretimin yok olabileceği uyarısında bulundu.
Fındık fiyatları açıklanırken üreticilerin heyecanla beklediği bu süreç, genelde küçük üreticilerin gözünde hayal kırıklığı ile sonuçlanmaktadır. Arıkan, geçmişte fındık fiyatının açıklanmasının ardından büyük coşkular yaşandığına ancak günümüzde üreticilerin matem havasına girdiğine vurgu yaptı. Bu durum, fındık üretiminin büyük bir dert haline geldiği göstergesi olarak değerlendirildi.
Tarım Politikaları ve Sorunlar
Arıkan, tarım politikalarının şu anda üreticiye değil, aracılara ve büyük şirketlere yarar sağladığını savunarak önemli eleştirilerde bulundu. Tarım sektöründeki sorunların çözümünde uygulanan politikalardan hangi açıdan olumsuz sonuçlar doğduğunu örneklerle açıkladı. Fiskobirlik’in neredeyse lağvedildiğini ve ziraat odalarının etkisiz doma getirildiğini belirtti.
Bu durumun, fındık üreticilerini zora soktuğunu ve onların seslerini duyurabileceği kurumların kapatılması ile sonuçlandığını ifade etti. Kısacası, tarımsal stratejilerin yanlış yönlendirildiğini ve buna karşı üreticilerin haklarını savunaksız bıraktığını belirtti.
Aracılar ve Küresel Sermaye
Başkan Arıkan, fındık üreticisinin kazanç elde etmediğini belirterek, fındık ile ilgili satış süreçlerinin büyük ölçüde yabancı şirketler ve aracılar tarafından kontrol edildiğini ifade etti. “Fındık bizde ama borsası Hamburg’da” diyen Arıkan, bu durumun bölge ekonomisine zarar verdiğini açıkladı.
Arıkan, fındık üretiminin Türkiye’de yapıldığını ancak kazancın küresel şirketlere aktarıldığını belirterek, çiftçilerin bu döngüde nasıl mağdur olduğunu vurguladı. “Benim çiftçi kardeşim üretiyor ama parayı İtalyan şirketler kazanıyor” diyerek, sorunların çözümü için üretici lehine adımlar atılması gerektiğine dikkat çekti.
İktidar ve Çözüm Önerileri
Son olarak, iktidara “TMO, ‘Tarımda Mağduriyet Ofisi’ olmasın” diyerek çağrıda bulunan Arıkan, devletin rolünün artırılması gerektiğini dile getirdi. Üreticilerin yanında yer alacak politikaların gündeme gelmesi ve ekin fiyatlarının belirlenmesinde aracılara karşı durulması gerektiğini ifade etti.
Arıkan, mevcut durumun yalnızca üreticiyi değil, aynı zamanda ülke ekonomisini de olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Gelecek dönem için daha adil ve şeffaf bir tarım politikası gerekliliğinin altını çizerek, çözüm önerilerini geliştirmede yerel yöneticilerin ve sivil toplum kuruluşlarının rolüne önem verilmesi çağrısında bulundu.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Fındık taban fiyatının en az 300 TL olması gerektiği ifade edildi. |
| 2 | Tarım politikalarının üretici yerine aracılara hizmet ettiği belirtildi. |
| 3 | Fındık borsa fiyatının Hamburg’da belirlendiği vurgulandı. |
| 4 | Üreticilerin seslerini duyurabildiği kurumların kapatıldığına dikkat çekildi. |
| 5 | Çözüm için yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının rolü önemi vurgulandı. |
Haberin Özeti
Fındık üreticilerinin yaşadığı sorunlar ve tarım politikalarının etkileri üzerine yapılan bu değerlendirme, sektörün geleceği açısından oldukça kritik bir öneme sahiptir. Genel başkan Mahmut Arıkan, yerli üreticilerin haklarının korunması ve daha sürdürülebilir bir tarım politikası uygulanması konularında önemli mesajlar vermiştir. Üreticiler için adil bir fındık taban fiyatının belirlenmesi gerektiğine dikkat çekerek, fındık sektöründeki zorlukların çözümü için daha etkili adımlar atılması gerektiğinin altını çizmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Fındık fiyatı ne kadar olmalıdır?
Fındık taban fiyatının en az 300 TL olarak belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Soru: Tarım politikaları neden eleştiriliyor?
Mevcut tarım politikalarının üreticilere değil, aracılara ve küresel sermayeye hizmet ettiği savunulmaktadır.
Soru: Fındık piyasası nerede işlem görüyor?
Fındık borsa fiyatları genellikle Hamburg’da belirlenmektedir.
Soru: Üreticilerin sorunları nasıl çözülmeli?
Üreticilerin haklarını savunacak politika ve stratejilerin gündeme alınması gerektiği belirtilmektedir.
Soru: İktidarın bu konuda neler yapması bekleniyor?
İktidarın, fındık üreticilerinin yanında yer alan politikalar geliştirmesi beklenmektedir.
