
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş depremleri sonrasında birçok bina büyük hasar almış, bu süreçte Said Bey Sitesi’nde meydana gelen yıkımda 44 kişi yaşamını yitirmiştir. Yıkımın ardından, bu olayla ilgili olarak 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın 8’inci duruşması gerçekleşti. Duruşmaya, çeşitli suçlamalarla tutuklu ve tutuksuz sanıklar; inşaat müteahhidi, yapı denetim şirketi sahipleri, şantiye şefleri ve ilgili belediye yetkilileri katıldı. Mahkemede, sanıkların savunmaları ve bilirkişi raporları üzerinden yargılama süreci devam etti.
Yıkımın ardından, olayla ilgili birçok sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanık müteahhit Hasan Çam ve diğer sanıkların savunmaları dinlendi. Duruşmada, sanıklar çeşitli bilirkişi raporlarına itiraz ederek suçsuz olduklarını savundular. Özellikle, yapının yıkılmasına neden olan yapı denetim sürecindeki eksikliklerin yanı sıra, bilirkişi raporlarındaki çelişkiler dikkat çekti. Duruşma sonunda mahkeme, yapılacak ek incelemeler için duruşmayı erteledi.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Mahkeme Süreci ve Katılanlar |
2) Sanıkların Savunmaları |
3) Bilirkişi Raporları ve İtirazlar |
4) Davada Talep Edilen Cezalar |
5) Duruşma Sonuçları ve Kararlar |
Mahkeme Süreci ve Katılanlar
Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, birçok tutuklu ve tutuksuz sanık yer aldı. İlk duruşmada, inşaat müteahhidi Hasan Çam ile birlikte yapı denetim şirketi sahipleri Halil Yıldız ve Murat Kaş, şantiye şefleri, ve Dulkadiroğlu Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü Arzu Özaydın ve müdür yardımcısı Serap Binici de duruşmada hazır bulundu. Duruşmaya, sanıklar dışında, olayda hayatını kaybedenlerin yakınları ve avukatları da iştirak etti. Bu durum, davanın sadece sanıkları değil, aynı zamanda mağdur aileleri için de ne denli önemli olduğunu gösteriyor.
Duruşmada, sanıkların her biri, karşı karşıya kaldıkları suçlamalarla ilgili bilgi vermek ve savunma yapmak için mahkemeye katıldılar. Tüm sanıkların yaşamış oldukları olaylardan dolayı derin bir kaygı ile daha da önemlisi, hayatlarının en büyük tartışmalarından birine hali hazırda katılmak durumunda kalmaları dikkat çekiciydi. Mahkeme heyeti, sürecin ilerleyebilmesi için sanıkların detaylı açıklamalarını dinleyerek duruşmaya son vererek tekrar bir araya gelmeyi planladı.
Sanıkların Savunmaları
Duruşmada, sanık müteahhit Hasan Çam, bilirkişi raporlarının çelişkili olduğunu ve kendisine atfedilen kusurun gerekçesiz olduğunu öne sürdü. Özellikle, başka bir üniversitenin raporuyla çelişen bir sonuca işaret ettiğini ve bunun gerekçesiz bir suçlama olduğunu belirtti. Çam, “Görünen o ki Pamukkale Üniversitesi bilirkişi heyeti depremden sonra bina enkazından alınmış hurda görünümlü demirlerin korozyona uğradığını söylemiş ancak bu konuda net bir bilgi sunmamaktadır,” dedi.
Diğer bir sanık Melike Yiğit ise, suçlu olmadığını ve daha önce Hasan Çam tarafından belirlenen koşullar altında çalıştığını, tecrübesiz olduğuna vurgu yaparak, kontrol formlarını imzalamaktan başka bir sorumluluğu olmadığını ifade etti. Halil İbrahim Us ise benzer şekilde, işinin başlangıcından bu yana taşıyıcı sistemle ilgili bir sorumluluğun olmadığını ve dosyada yer alan belgelerin kendisini suçlamadığını savundu.
Bilirkişi Raporları ve İtirazlar
Mahkeme duruşmasında, bilirkişi raporlarının incelenmesi ve tarafların bu raporlara yönelik itirazları üzerine tartışmalar yaşandı. Sanık Hasan Çam, raporların bazı bölümlerinin kesildiğini ve bu durumun kendisine karşı bir önyargı oluşturduğunu belirtti. Teknik detayların manipüle edilmesi suretiyle kendi aleyhine bir durum yaratıldığını ve bu çelişkilerin göz ardı edilemeyeceğini vurguladı. Diğer sanıkların da raporlara itirazları, mahkemeyi bu konu üzerinde durmaya ve daha fazla bilirkişi inceleyerek durumu netleştirmek durumunda bıraktı.
Duruşmaya katılan diğer bir yap denetim görevlisi, raporda kendisine yönelik herhangi bir değerlendirme olmadığına dair açıklamada bulundu. Bu bağlamda, bilirkişi raporlarının yanlışlıkları üzerinde durulması ve düzeltilmesi gerektiği ifade edildi. Mahkeme, önümüzdeki duruşmada daha geniş bir bilirkişi incelemesine ve ek rapor alınmasına karar verdi.
Davada Talep Edilen Cezalar
Sanıkların yargılandığı davada, bazı sanıkların 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep edilirken, diğer sanıklar için 15 yıla kadar hapis istemi gündeme gelmiştir. Yıkımın sorumlusu oldukları iddia edilen sanıklar, inşaatın yapım sürecine dair detayların yanı sıra, yapı denetimi süreçlerinde de ihmalkar davranmakla suçlanıyor. Duruşmada, sanıkların tümü, iddiaların asılsız olduğunu savunarak beraatlerini talep etti.
Hayatını kaybedenlerin yakınları ise, kaza sırasında yaşananların yalnızca bir ihmal değil, bilinçli bir ceza gerektiren durum olduğunu belirterek, tüm sanıkların olası kastla ceza almasını talep etti. Bu durum, davanın ciddiyetinin yanı sıra, toplumda meydana gelen trajediyi gözler önüne seriyor.
Duruşma Sonuçları ve Kararlar
Duruşmanın sonunda, mahkeme heyeti, yapı denetim yetkilisi ve diğer sanıkların sorumluluklarına dair teknik konularda yaşanan muğlaklıkları gidermek amacıyla daha önceki bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verdi. Bu rapor üzerinden yapılacak analizler sonrasında, gerçek sorumluların tespit edilmesi amaçlanıyor. Mahkeme, duruşmayı 17 Ekim tarihine erteleyerek, tarafların daha iyi hazırlanmasını sağlamak istiyor.
Sitede hayatını kaybedenlerin yakınları, bu kadar kayıptan sonra adaletin sağlanması gerekliliğini bir kez daha dile getirdi. Herkesin gözü, mahkemenin alacağı kararda olacak ve adaletin ne şekilde bir yola çıkacağı merakla bekleniyor.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Said Bey Sitesi yıkımı sonucunda 44 kişi hayatını kaybetti. |
2 | Sanık müteahhit ve diğer yapı denetim yetkililerinin yargılanma süreci devam etmektedir. |
3 | Bilirkişi raporları üzerinden sanıkların yaptıkları savunmalar dikkat çekmektedir. |
4 | Hayatını kaybedenlerin yakınları adalet talep etmektedir. |
5 | Mahkeme, duruşmayı ek rapor almak üzere erteledi. |
Haberin Özeti
Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Said Bey Sitesi yıkım davasında, sanıkların hayatının ve geleceğinin yanı sıra birçok insanın hayatını kaybetmesi üzerine sıradan bir yargılama değil, çok büyük bir trajedi üstü bir mahkeme süreci yaşanıyor. Bilirkişi raporlarındaki çelişkiler, sanıkların yaptıkları açıklamalar ve hayatını kaybedenlerin yakınlarının talepleri, davanın zorluğunu ve önemini bir kat daha artırıyor. Uzun süren yargı süreçlerinin ardından gelmesi muhtemel olası bir ceza, güvenilirliği tam anlamıyla sağlamakla kalmayacak aynı zamanda toplumda adalet arayışını geride bırakmayacaktır. Tüm gözler, adaletin ne denli etkili bir şekilde sağlanacağına merakla çevrilmiştir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Davanın neden bu kadar önemli olduğu düşünülüyor?
Dava, yalnızca bir bina yıkımının sonuçlarıyla değil, aynı zamanda çok sayıda hayatın kaybıyla doğrudan ilişkilidir. Adaletin yerini bulması, benzer olayların tekrar yaşanmaması için kritik öneme sahiptir.
Soru: Davadaki sanıklar kimlerdir?
Dava sanıkları arasında müteahhit, yapı denetim şirketi sahipleri, şantiye şefleri ve belediye yetkilileri bulunmaktadır.
Soru: Bilirkişi raporları ne durumdadır?
Bilirkişi raporları, sanık savunmalarının bir parçası olarak tartışmaların merkezindedir. Sanıklar, bu raporlar üzerinden suçlamalara itiraz etmektedir.
Soru: Duruşmalar ne sıklıkla yapılmaktadır?
Duruşmalar, mahkeme sürecinin gerekliliklerine göre belirlenmektedir. Son duruşma 17 Ekim 2023 tarihinde yapılacaktır.
Soru: Hayatını kaybedenlerin yakınları bu davadan ne beklemektedir?
Hayatını kaybedenlerin yakınları, sanıkların cezalandırılmasını ve adaletin yerini bulmasını talep etmektedir.