
Rusya ve Ukrayna, İstanbul’da bir araya gelerek barış görüşmelerine devam etmek üzere bir toplantı gerçekleştirecek. Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın verdiği bilgilere göre, bu görüşme 13:00’te Çırağan Sarayı’nda yapılacak. Ukrayna heyeti, kalıcı bir barış sürecinin inşasını amaçlayan bir yol haritası önerisi sunacak. Özellikle Ukrayna’nın önerisinin merkezinde en az 30 gün sürecek bir ateşkes bulunuyor.-
Görüşmelerde, iki ülkenin savaş durumunu sonlandırma çabaları önemli bir rol oynuyor. Ukrayna, toprak bütünlüğünü sağlamak için Rusya’nın işgal ettiği bölgelerin iadesini talep ederken, Rusya ise müzakerelerin koşulsuz olarak başlaması gerektiğini vurguluyor. Barış görüşmelerinin nasıl ilerleyeceği ve nelerin sonuçlanacağı merakla bekleniyor.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Heyetlere kimler başkanlık edecek? |
2) Rusya-Ukrayna savaşında son durum |
3) Barış müzakerelerinde öncelikler |
4) Geçmişteki müzakerelerden dersler |
5) Tarafların beklentileri |
Heyetlere kimler başkanlık edecek?
Bugünkü müzakerelerde Rusya heyetinin başında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin‘in danışmanı Vladimir Medinskiy bulunacak. Rus heyeti, Pazar akşamı İstanbul’a ulaştı. Ukrayna’nın müzakerelere katılan heyetinin başında ise Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov yer alacak. Umerov, müzakereler öncesinde, ateşkes, savaş esirlerinin takası ve çocukların iadesi gibi konularda önceki görüşlerini tekrarladı.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, İstanbul’daki görüşmelerdeki konumlarını da açıkladı. Özellikle koşulsuz bir ateşkes talep eden Zelenskiy, Rusya’nın tutumunun müzakerelerde kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Zelenskiy, müzakerelerde bir ilerleme sağlanması için liderler seviyesinde bir görüşmenin de gerektiğinin altını çizdi.
Rusya-Ukrayna savaşında son durum
Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, 24 Şubat 2022’de başlamış olup, bu tarihten itibaren üç yılı aşkın bir zaman diliminde devam etmektedir. Mücadele, Rusya’nın Ukrayna’nın topraklarının büyük bir kısmını işgal etmesiyle sonuçlandı. Bu işgal, 2014 yılında Kırım’ın ilhakıyla başlamış olup, şu an itibarıyla Ukrayna topraklarının yaklaşık yüzde 20’si Rus kontrolü altındadır.
Savaşın devam etmesi, her iki taraf için de büyük maliyetlere yol açmakta, sivil kayıplar ve insani krizler yaşanmaktadır. Uluslararası toplum, sürecin sonlandırılması için diplomatik yollarla çözüm arayışındadır. Rusya’nın, işgal ettiği toprakları geri verme konusundaki isteksizliği ise müzakerelerin en büyük engellerinden birini oluşturmaktadır.
Barış müzakerelerinde öncelikler
Ukrayna, müzakerelerde esas olarak kalıcı bir ateşkes sağlanması ve işgal altında olan toprakların geri alınmasını hedeflemektedir. Ayrıca, gelecekte benzer durumların yaşanmaması adına güvenlik garantileri talep eden Kiev yönetimi, Batılı ülkelerden bu konuda destek beklemektedir.
Rusya ise, müzakerelerin sonucunda Batı’nın uyguladığı ekonomik yaptırımların kaldırılmasını talep etmekte. Aynı zamanda, Ukrayna’nın NATO’ya katılımının önünü tıkamaya yönelik adımlar atmayı da öncelikli hedefleri arasına almaktadır. Dolayısıyla, her iki tarafın da müzakerelerdeki öncelikleri oldukça farklı ve bu durum müzakerelerin zorlu geçeceğinin bir göstergesidir.
Geçmişteki müzakerelerden dersler
Önceki müzakerelerin çoğunda, iki taraf arasında sağlanacak uzlaşma noktalarının belirlenmesi son derece zor olmuştur. 16 Mayıs’ta yapılan müzakerelerde Ukrayna, kapsamlı bir ateşkes sağlanmasının şart olduğunu vurgulamıştı. Ancak Rus tarafı, ateşkes istemlerinin koşullu olduğuna dair ısrarlarını sürdürdü.
Daha önce, özellikle liderler düzeyinde yapılan görüşmelerde de ilerleme kaydedilememiştir. Örneğin, Mayıs ayında yapılan bir görüşmede liderlerin katılımı beklenirken, Rusya düşük düzeyde bir heyet göndermeyi tercih etti. Bu durum, müzakerelerin ne kadar karmaşık bir hale dönüştüğünü gösteriyor.
Tarafların beklentileri
Ukrayna, barış görüşmelerinin sonucunda yalnızca işgal altındaki toprakları geri almakla kalmayıp, aynı zamanda Rusya’dan savaş tazminatı da talep etmektedir. Ülkede yaşanan yıkımın hızla giderilmesi amacıyla bu tazminatların kritik öneme sahip olduğu düşünülmektedir.
Rusya’nın ise Kırım üzerinde sahip olduğu kontrolü sürdürme isteği ve işgal ettiği Donbas bölgesinde kalma arzusunun barış müzakerelerinde büyük engeller oluşturması bekleniyor. Müzakerelerde her iki tarafın da uzun vadeli hedefleri ile bu hedefler doğrultusunda uzlaşma sağlama konusundaki iradesi önemli bir unsurdur.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | İki ülke heyetleri İstanbul’da bir araya gelerek görüşme yapacak. |
2 | Ukrayna, Rusya’ya 30 gün sürecek ateşkes önerisinde bulunacak. |
3 | Rus heyetine, Vladimir Medinskiy başkanlık edecek. |
4 | Ukrayna, savaş tazminatı ve güvenlik garantileri talep ediyor. |
5 | Geçmiş müzakerelerden ders çıkarılması gerektiği belirtiliyor. |
Haberin Özeti
Rusya ve Ukrayna’nın barış görüşmeleri, bölgedeki insani durumu ve gelecekteki güvenlik mimarisini büyük ölçüde etkilemeye aday. İki tarafın farklı öncelikleri olsa da, önümüzdeki sürecin nasıl gelişeceği ve hangi sonuçların çıkacağı merakla bekleniyor. Barışın sağlanamaması durumunda, çatışmaların daha da derinleşmesi ve daha geniş bir bölgesel krizin ortaya çıkması ihtimali her geçen gün artmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Rusya ve Ukrayna arasındaki son çatışmalarda hangi faktörler etkili oldu?
Son çatışmalarda, Rusya’nın askeri stratejileri ve savaşın uzaması etkili olmuştur. Ayrıca, her iki tarafın dış destek alması da son derece belirleyicidir.
Soru: Türkiye’nin bu süreçteki rolü nedir?
Türkiye, müzakerelerin düzenlenmesi ve etkili bir arabuluculuk yapması açısından kritik bir rol üstlenmektedir.
Soru: Barış anlaşması sağlanırsa, hangi adımlar atılmalı?
Barış anlaşması sağlanırsa, karşılıklı güven inşası, savaş tazminatları, ve güvenlik garantileri konularında adımlar atılmalıdır.
Soru: 2022’den bu yana müzakerelerde hangi gelişmeler yaşandı?
2022 yılından bu yana birçok müzakere gerçekleştirilmiş, bazı meselelerde ilerleme kaydedilmiş, ancak kalıcı bir anlaşma sağlanamamıştır.
Soru: Rusya’nın Kırım üzerindeki tutumu nedir?
Rusya, Kırım’ı ilhak ettikten sonra stratejik bir değer olarak gördüğü için bu bölgeden çıkmayı düşünmemektedir.