Son günlerde Giresun’un Doğankent ilçesindeki Çatalağaç Köyü’nde yaşanan olaylar, çevre kirliliği ve halk sağlığına yönelik tehditlerin boyutunu ortaya koydu. AK Parti Iğdır Milletvekili Cantürk Alagöz’e ait bir maden şirketinin atık havuzundaki kirli suların dereye boşaltıldığı, bölge halkı tarafından kaydedilen görüntülerle belgelendi. Bu durum, köylülerin kötü kokular ve siyah renkteki su nedeniyle ekosistemlerinin ciddi zarara uğradığını belirtmesine yol açtı. Madenin faaliyetlerinin durdurulması için yapılan çağrılar ise artmış durumda.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Maden Ocağı ve Çevresel Etkileri |
| 2) Yeni Atık Havuzunun İnşaatı |
| 3) Yerel Halkın Tepkileri |
| 4) Yetkililerin Yanıtı |
| 5) Kamuoyunun Bilgilendirilmesi |
Maden Ocağı ve Çevresel Etkileri
Giresun’un Doğankent ilçesinde bulunan Çatalağaç Köyü’ndeki maden ocağı, çevreye olan etkileri ve faaliyetleriyle dikkat çekiyor. Cantürk Alagöz’e ait olduğu belirtilen maden şirketinin, çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreci tamamlanmadan faaliyetlerini sürdürmesi, bölge sakinleri arasında endişe yaratmaktadır. Madenin atık havuzundaki kirli suların dereye boşaltılması, ekosistemi tehdit ederken, bölgedeki su kaynaklarının kalitesini de sert şekilde etkiliyor. Bu durum, hayatı olumsuz yönde etkileyerek bölge halkının sağlığını tehdit eden bir sorun haline gelmiştir.
Yeni Atık Havuzunun İnşaatı
İddialara göre, maden şirketi tarafından dere yatağı üzerine yeni bir atık havuzu inşa edilmiş durumda. Bu havuzun inşaatının, ÇED süreci tamamlanmadan gerçekleştirilmesi, çevresel açıdan ciddi sorunlar yaratmaktadır. Bu tür uygulamalar, daha önceki izinsiz havuz inşaatları nedeniyle köylülerin tepkisini çekmişti. Kayıtlara geçen olaylar, içindeki kirli suların koyu gri bir renge sahip olarak dere yatağına karıştığını gösteriyor. Bu sızıntıların, Harşit Çayı üzerinden Tirebolu’ya kadar ulaşabileceği endişesi, çevre aktivistleri arasında yaygın bir korku haline gelmiş durumda.
Yerel Halkın Tepkileri
Bölge bu duruma karşı tepkili. Çatalağaç Köyü Derneği’nin yöneticilerinden Soner Aydın, yaşanan son sızıntının ardından ilgili kurumlardan yanıt almakta zorluk çektiklerini ifade etti. Aydın, yeni yapılan atık havuzunun doğru bir şekilde denetlenmediğini ve “ticari sır” gerekçesiyle üstlerinin kapatıldığını vurguladı. Bölge sakinleri, sağlıklı bir yaşam alanı için bu tür çevresel tehlikeler karşısında yetkililerin somut adımlar atmasını bekliyor. Sıvıların kirli olduğu ve halk sağlığını tehdit ettiği belirtiliyor; bu durumun sonucunda sağlık sorunları yaşanmasından endişe ediliyor.
Yetkililerin Yanıtı
Bölgedeki sorunlarla ilgili resmi yetkililere yapılan başvurular, genelde “ticari sır” gerekçesiyle sistem tarafından yanıtsız kalıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, daha önce maden şirketine çevreyi kirlettiği gerekçesiyle 464 bin lira idari ceza uygulamış olsa da, bölge halkı bu tür ceza uygulamalarının yetersiz olduğunu düşünüyor. Özellikle madenin sahibi olan kişinin bir AK Parti milletvekili olması, halk arasında bazı şüphelerin doğmasına sebep olmaktadır. Bu durum, maden şirketinin faaliyetlerinin denetleyici otoritelere karşı daha az ciddiye alınmasına yol açıyor.
Kamuoyunun Bilgilendirilmesi
Yerel halk ve çeşitli çevre örgütleri, durumun daha geniş bir kamuoyuna ulaşmasını sağlamak için dikkat çekici adımlar atmaktadır. CHP Giresun İl Başkanı Gökhan Şenyürek, madenin faaliyetlerinin durdurulması çağrısında bulunarak, kamuoyunun bilgilendirilmesinin önemine dikkat çekti. Şenyürek, madenin sahibi ve ilgili resmi kurumların bu duruma karşı sessiz kalmasını, halk sağlığını hedef alan sistematik bir tehdit olarak değerlendirdi. Bu tür sorunların çözümü için kamuoyunun bilinci artırılmalı ve yetkililere baskı yapılmalıdır.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Maden ocağının kirli sularının dereye boşaltılması büyük tehlike yaratmaktadır. |
| 2 | Yerel halkın sağlıkları, çevre kirliliği nedeniyle tehdit altındadır. |
| 3 | ÇED süreci tamamlanmadan inşa edilen atık havuzları, yasal açıdan sorun teşkil ediyor. |
| 4 | Yetkililerin yeterince sert önlemler almaması, bölge halkı arasında güvensizlik yaratıyor. |
| 5 | Kamuoyu bilincinin artırılması ve etkin bir denetim süreci gerekiyor. |
Haberin Özeti
Giresun’un Doğankent ilçesindeki maden ocağının çevreye olan olumsuz etkileri, bölge halkının sağlığını tehdit eden bir duruma gelmiştir. Çatalağaç Köyü sakinleri, kirli havuz sularının dereye aktarılması nedeniyle ciddi sağlık sorunları yaşama endişesi taşımaktadır. Resmi yetkililerin konuya duyarsız kalması, madenin sahibi olan milletvekiline dayandırılmakta ve bölge halkı bu duruma karşı seslerini yükseltmektedir. Doğanın korunması ve halk sağlığının ön planda tutulması için yetkililerin daha sorumlu bir tutum sergilemesi beklenmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Maden ocağının çevreye olan etkileri nelerdir?
Maden ocağının kirli sularının dereye boşaltılması, su kaynaklarını kirletmekte ve bu da bölge ökosistemini tehdit etmektedir.
Soru: Yerel halk bu duruma ne tepki gösteriyor?
Bölge halkı, kirli suların dereye akmasından endişe ediyor ve maden faaliyetlerinin durdurulması için taleplerini iletiyor.
Soru: Yetkililer, bu duruma karşı nasıl bir tutum sergiliyor?
Yetkililerin çoğu, maden şirketinin yasal durumunu sorgulamakta ve gerekli denetimleri yapmamaktadır.
Soru: ÇED süreci neden önemlidir?
ÇED süreci, projelerin çevre üzerindeki olumsuz etkilerini önceden değerlendirmeye yönelik bir yasal süreçtir; bu süreç tamamlanmadan başlanan faaliyetler ciddi sorunlar yaratabilir.
Soru: Kamuoyu bilincinin artırılması ne gerektirir?
Kamuoyu bilincinin artırılması için çeşitli çevre örgütleri ve yerel halkın etkin bir şekilde bilgilendirilmesi, toplumsal hareketlilik sağlaması önemlidir.
