EMEP Genel Başkanı Sevda Karaca, Ankara’da bir kamu kurumunda kedisini ararken güvenlik görevlilerinin fiziksel şiddetine maruz kalan bir trans erkeğin yaşadıklarını İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu. Karaca, güvenlik görevlilerinin mağduru gözaltına almasının hukuka uygunluğunu sorgulayarak, kamu görevlileri hakkında herhangi bir soruşturma başlatılıp başlanmadığını öğrenmek istedi. Olayın detaylarını ve kamuoyundaki yankılarını aktaran Karaca, sürecin adaletle sonuçlanması için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
Karaca’nın açıklamalarına göre, 23 Haziran 2025’te Ankara’da yaşanan olayda, kaybolan kedisini aramak için bir kamu kurumuna giren trans erkek yurttaş, güvenlik görevlisi ile önceden iletişim kurmasına rağmen saldırıya uğramış ve sonrasında gözaltına alınmıştır. Bu durumun ardından güvenlik güçleri, şiddete maruz kalan kişiyi gözaltına alarak, mağdurun cinsiyet kimliğini sorgulayan bir tutum sergilemiştir. Bu bağlamda, şiddet mağduru olan yurttaşın söz konusu psikolojik ve fiziksel şiddet karşısında hukuki destek alması için yapılması gerekenlerin önemi bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Olayın Detayları |
| 2) İçişleri Bakanlığı’na Sorular |
| 3) Gözaltı Sürecinin Eleştirisi |
| 4) Ayrımcı Uygulamalar ve Sonuçları |
| 5) Kamuda Eşitlik Talebi |
Olayın Detayları
EMEP Milletvekili Sevda Karaca, 23 Haziran 2025 tarihinde Ankara’da bir kamu binasında yaşanan olayla ilgili detayları paylaştı. Bir trans erkek yurttaş, kaybolan kedisini aramak üzere kamu binasına girdiği sırada, bina güvenlik görevlisinin refakatinde bulunmasına rağmen, kısa bir süre sonra fiziksel şiddete maruz kaldığını ifade etti. Karaca, olayın güvenlik kameralarına yansıdığı ve bununla birlikte güvenlik görevlisi tarafından yapılan saldırının yansımalarının kamuoyu tarafından öğrenildiğini belirtti.
Karaca’nın aktardığına göre, söz konusu güvenlik görevlisi, mağduru gözaltına almak yerine koruma görevini üstlenmesi beklenirken, durumu daha da kötüleştirerek fiziksel şiddet uygulamıştır. Olayın ardından, çağrılan kolluk kuvvetleri durumu araştırmak yerine, mağduru gözaltına almayı tercih etmiştir. Bu durum, hem hukukun hem de insan haklarının ihlali olarak değerlendirilmiştir.
İçişleri Bakanlığı’na Sorular
Karaca, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya hitaben yaptığı açıklamada, “Gözaltına alınan kişi, ne sebep ne de kural gereği gözaltına alınmıştır” diyerek çeşitli sorular yöneltmiştir. Bu sorular arasında, emri veren görevlilerin kim olduğu ve bu görevliler hakkında bir soruşturma yapılıp yapılmadığı da bulunmaktadır. Ayrıca, olayın gerçekleştiği kamu binası ve güvenlik görevlileri hakkında adli ve idari işlem yapılıp yapılmadığı sorulmuştur.
Sosyal medya ve diğer platformlarda da olayın yankı bulduğunu belirten Karaca, “Eğer bir kişi toplumda herhangi bir ayrımcılığa maruz kalıyorsa, bu durumun göz ardı edilmemesi gerekir” şeklinde duygu ve düşüncelerini aktarmıştır. Bu bağlamda, trans bireylerin karşılaştıkları durumların göz önünde bulundurularak hukuki süreçlerin başlatılması gerektiği ifade edilmiştir.
Gözaltı Sürecinin Eleştirisi
Olayın gelişimi boyunca gözaltındaki trans erkeğin cinsiyet kimliği temelinde maruz kaldığı ayrımcı ve dışlayıcı muamele, Karaca tarafından eleştirilmiştir. Şiddete maruz kalan kişinin, güvenlik görevleri tarafından gözaltına alınmasının yanı sıra; üst araması sırasında cinsiyet kimliği sorgulanması gibi insan hakları ihlalleri yaşanmıştır. Gözaltı süreci boyunca yaşanan bu tür uygulamalar, yalnızca bireysel hukuksuzluk değil, aynı zamanda sistemin işleyişine dair ciddi soru işaretleri oluşturur.
Karaca, konu ile ilgili avukatların talep ettiği hukuki belgelerin verilmemesinin de önemli bir sorun olduğunu belirtmiştir. Çünkü hukuksuz bir şekilde, avukatları bekleterek sağlıklı bir süreç geçmesine engel olunmuştur. Gözaltındaki bireylerin hakları, hukukun üstünlüğü kapsamında güvence altına alınmıştır; ancak burada yaşanan ihlaller, sürecin başından sonuna kadar sorgulanabilir hale gelmiştir.
Ayrımcı Uygulamalar ve Sonuçları
Olay sırasında trans erkek yurttaşın maruz kaldığı ayrımcı tutum, hem sosyal hem de hukuki bağlamda büyük bir sorun teşkil etmektedir. Karaca, gözaltı sürecinde görevli personelin, cinsiyet kimliği ile ilgili ayrımcı tutum ve söylem sergileyip sergilemediğini sordu ve bu konuda gerekli disiplin ve ceza soruşturmalarının yapılıp yapılmadığını öğrenmek istedi. Bu durum, yalnızca olaya tanıklık edenler için değil, aynı zamanda toplumun genelinde de bir alarm zillerini çalmaktadır.
Hukuk sisteminin sağlıklı bir biçimde işlemesi, tüm bireylerin eşit haklara sahip olabilmesi açısından son derece önemlidir. Böyle bir olayın üstünde yeterince durulmaması, ayrımcı düzenlemelerin devam etmesine neden olabilmektedir. Toplumda asıl şiddetin maruz kalan kişilere değil, onları korumakla yükümlü olan kişilere yapılması gerektiği unutmamalıdır.
Kamuda Eşitlik Talebi
Son olarak, Karaca, İçişleri Bakanı’na trans bireylerin kamu hizmetlerinden eşit ve ayrımcılık olmadan yararlanabilmesi için bakanlık tarafından yürütülen herhangi bir politika olup olmadığını sordu. Bu tür politikaların, sosyal adaletin sağlanmasındaki rolü oldukça büyüktür. Kamu kurumlarının, toplumsal cinsiyet, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim temelinde ayrımcılığını ortadan kaldırmak için etkin ve uygulanabilir mücadeler vermesi gereklidir.
Türkiye’nin her bireyi, sosyal yaşamda eşit haklara sahip olmalı ve her türlü ayrımcılığın karşısında durulmalıdır. Süreçte yaşanan hukuksuzlukların ve ayrımcı davranışların artması, toplumda daha büyük sorunlara yol açacaktır. Dolayısıyla, gereksinim duyulan reformların acilen hayata geçirilmesi önem arz etmektedir.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Olay, 23 Haziran 2025 tarihinde Ankara’da meydana geldi. |
| 2 | Şiddete maruz kalan kişi gözaltına alınarak hukuka aykırı bir muameleye tabi tutuldu. |
| 3 | EMEP Milletvekili, İçişleri Bakanı’na bir dizi sorular yöneltti. |
| 4 | Ayrımcı uygulamaların ve şiddetin, bakanlık tarafından göz önünde bulundurulması gerektiği vurgulandı. |
| 5 | Kamuda eşitlik sağlanması amacıyla Bakanlığın atması gereken adımlar sorgulandı. |
Haberin Özeti
Ankara’da bir kamu binasında, kedisini aramak isteyen bir trans erkeğin yaşadığı şiddet olayında İçişleri Bakanlığı’na yöneltilen sorular, hem hukukun işleyişine hem de toplumun genelinde eşitlik sağlanmasına yönelik önemli noktaları gündeme getirdi. Sevda Karaca, olayın detaylarını aktararak, kamu görevlileri hakkında herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığını sordu. Bu olay sonucunda ayrımcılığa maruz kalan bireylerin durumu, kamuoyunda geniş yankı buldu ve sürecin nasıl şekilleneceği merak konusu oldu. Karaca’nın sorduğu sorular, yalnızca yaşanan olayın açığa kavuşturulması için değil, aynı zamanda gelecekte benzer olayların önüne geçmek için de bir fırsat olarak değerlendirilmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Olay ne zaman ve nerede gerçekleşti?
Olay, 23 Haziran 2025 tarihinde Ankara’da bir kamu binasında meydana gelmiştir.
Soru: Olayda kimler yer aldı?
Olayda bir trans erkek yurttaş ve güvenlik görevlileri ile kolluk kuvvetleri yer almıştır.
Soru: İçişleri Bakanı’na yöneltilen sorular nelerdir?
Bakan Yerlikaya’ya, kamu görevlileri hakkındaki soruşturmalar ve olayın ayrıntılarıyla ilgili sorular yöneltilmiştir.
Soru: Gözaltı süreciyle ilgili ne gibi hukuki sorunlar meydana geldi?
Gözaltı sürecinde, cinsiyet kimliği temelinde ayrımcı muamele ve bazı hukuki belgelerin verilmemesi gibi sorunlar yaşanmıştır.
Soru: Kamuda eşitlik sağlanması için neler yapılması gerekiyor?
Kamuda eşitlik sağlanması amacıyla, ayrımcılığı önleyen yan politikaların hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır.
