
Günümüzde Suriye’deki siyasi dinamikler, bölgedeki jeopolitik ilişkileri de etkileyen karmaşık bir yapıya sahiptir. Suriye Devlet Başkanı Ahmed El Şaraa’nın güvenliği, Türkiye ile ABD arasındaki stratejik iş birliği çerçevesinde önemli bir konu haline gelmiştir. Gelişmeler, Şaraa’nın IŞİD ve diğer terör grupları tarafından hedef alınması nedeniyle daha da öncelikli bir hale gelmiştir. Bu bağlamda, Suriye’nin batısında yaşanan suikast girişimlerini ve Türkiye’nin koruma rolünü incelemek, bölgedeki güvenlik ve istikrar açısından hayati öneme sahiptir.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Suikast Girişimleri ve Türkiye’nin Rolü |
2) Mart Ayındaki İlk Girişim |
3) İkinci Suikast Girişimi ve Sonuçları |
4) Üçüncü Girişim ve Şaraa’nın Kaçışı |
5) ABD ve İsrail’in Tepkileri |
Suikast Girişimleri ve Türkiye’nin Rolü
Suriye Devlet Başkanı Ahmed El Şaraa, iktidarında oldukça zor bir dönemden geçmektedir. Suriye basınına göre, göreve başladığı günden bu yana üç farklı suikast girişiminden kurtulmuştur. Bu girişimlerin arkasında yatan sebeplerden biri, Şaraa’nın IŞİD tarafından hedef alınmasıdır. Türkiye, Şaraa’nın güvenliğini sağlamak amacıyla devreye girmiş ve onun etrafında bir koruma ağı oluşturmuştur.
Özellikle Suriye’nin batısında yaşanan kaos, Şaraa’yı hedef haline getirmekte. Türkiye’nin sağladığı korumalar, olası suikast girişimlerinin önlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu durum, Türkiye’nin bölgedeki etkinliğini artırırken, aynı zamanda ABD’nin de dikkatini çekmiştir. Amerika Birleşik Devletleri, bu konudaki güvenlik endişelerini artırmış ve Türkiye’nin rolüne dair uyarılarda bulunmuştur.
Mart Ayındaki İlk Girişim
Mart ayında, Şaraa’nın Halk Sarayı’ndan çıkışında yaşanan ilk suikast girişimi oldukça dikkat çekicidir. Şaraa’nın Türkiye’den gelen korumaları, şüpheli bir hareketlilik hissettiğinde hızla harekete geçmiş ve durumu kontrol altına almışlardır. Bu esnada, Şaraa’ya bağlı İslamcı milisler Suriye’nin batısında binlerce Alevi sivili katletmiştir. Şaraa, yaşanan bu katliamları ve o dönemdeki tehditleri sert bir dille kınamıştır.
Bu olayın istihbarat birimleri tarafından gizlenmeye çalışıldığı, Şaraa’nın düşmanı olmayan bir lider imajı çizme isteğinden kaynaklanmaktadır. Suikast girişiminin ardından, güvenlik görevlileri olası suikastçiyi kovalayarak gözaltına almayı başarmıştır. Bu durum, hem Suriye halkı hem de uluslararası toplum gözünde önemli bir güvenlik meselesi hâline gelmiştir.
İkinci Suikast Girişimi ve Sonuçları
İkinci suikast girişimi, Suriye’nin güneyindeki Dera iline yapılan ziyarette gerçekleşti. Şaraa’nın konvoyunda Türkiye’den gelen koruma ekipleri, iki şüpheli kişiyi fark etmiş ve bu durumu hemen değerlendirmiştir. Sonrasında konvoyun güzergahı bir anda değiştirilerek büyük bir saldırının önü alınmıştır. Bu girişim, ilkinden çok daha sofistike olarak değerlendirilmiştir.
Bu gelişmeler esnasında, İsrail’in Suriye’nin güneyindeki işgalini genişlettiği ve Dera’ya yakın olan Kuneytra ilini de işgal ettiği bilinmektedir. Şaraa, bu gelişmeleri gözlemlemek üzere bölgeye gitmiştir fakat bu ziyaretin güvenliği büyük bir soru işareti olmuştur. İkili ilişkilerin geleceği açısından oldukça kritik bir hamle olarak değerlendirilmiştir.
Üçüncü Girişim ve Şaraa’nın Kaçışı
Üçüncü suikast girişimi, neredeyse başarılı olmak üzereyken fark edilmiştir. Şaraa’nın Şam’daki başkanlık sarayından çıkış güzergahında bir suikastçının pusuya yattığı ve olayın hemen ardından Şaraa’nın başkenti terke dair söylentilerin başladığı ifade edilmiştir. Bu durum, Suriye’nin içinde bulunduğu belirsizliği artırmış ve uluslararası manada yankı bulmuştur.
İsrail’in Süveyda bölgesindeki çatışmalar esnasında başlattığı hava saldırıları sırasında, Şaraa’nın Şam’ı terk ettiği iddiaları gündeme gelmiş, ancak bu durum Suriye hükümeti tarafından kesin bir dille yalanlanmıştır. Bu tür durumlar, Suriye’deki iç savaşın dinamiklerini ve dış müdahalelerin etkisini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
ABD ve İsrail’in Tepkileri
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bu suikast girişimlerinin ciddiyetine dikkat çekmiş ve Şaraa’ya özel bir koruma birimi kurulması gerektiğini vurgulamıştır. Barrack, “Çok ciddi tehditlerle karşı karşıyayız” ifadesini kullanarak Washington’un konuya ciddi yaklaşımını ortaya koymuştur. Bu durum, Suriye’deki stratejik güvenlik süreçlerinin önemini artırmıştır.
Aynı dönemde, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, üst düzey Suriyeli yetkililere doğrudan uyarılar gönderdiğini açıkladı. Dış basına yansıyan bilgilere göre Azerbaycan’da gerçekleşen yarı gizli görüşmeler sırasında bu mesajlar iletilmiştir. Sürecin işleyişi, bölgedeki güç dengesinin değişimini riske atabilecek bir aşamaya doğru ilerlemekte olduğuna işaret etmektedir.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Suriye Devlet Başkanı Ahmed El Şaraa, üç suikast girişiminden kurtuldu. |
2 | Türkiye, Şaraa’nın güvenliğini sağlamak için özel bir koruma ağı oluşturmuştur. |
3 | İlk suikast girişimi, Mart ayında gerçekleşmiş ve önemli kayıplara neden olmuştur. |
4 | İkinci girişim Dera bölgesinde gerçekleşmiş, konvoy yol değiştirilmiştir. |
5 | ABD ve İsrail, durumu ciddiyetle takip etmekte ve uyarılarda bulunmaktadır. |
Haberin Özeti
Suriye’deki güvenlik durumu giderek karmaşık bir hal almakta. Suriye Devlet Başkanı Ahmed El Şaraa’nın, IŞİD ve diğer terör grupları tarafından hedef alınması, onu uluslararası kamuoyunun gündemine taşımıştır. Türkiye, sağladığı koruma ile bu suikast girişimlerinin önlenmesinde kritik bir rol oynamakta. Ancak, çatışmaların ve gerginliğin devam etmesi, hem bölgedeki istikrarı hem de uluslararası ilişkileri zor bir döneme sokmaktadır. ABD ve İsrail’in tepkileri, gelecekte yaşanacak olayların gidişatını belirleyici bir unsur olarak önümüzde duruyor.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Şaraa’nın korunmasına kimler katkı sağlıyor?
Şaraa’nın korunması, Türkiye’nin sağladığı özel koruma ekipleri tarafından gerçekleştirilmektedir.
Soru: Suikast girişimlerinin sebebi nedir?
Suikast girişimleri, Şaraa’nın IŞİD tarafından hedef alınmasından kaynaklanmaktadır.
Soru: İlk suikast girişimi ne zaman gerçekleşti?
İlk girişim, Mart ayında halka açık bir etkinlikte meydana gelmiştir.
Soru: İkinci girişimin detayları nelerdir?
İkinci girişim, Dera bölgesinde gerçekleşmiş olup, konvoyun güzergahı değiştirilerek önlenmiştir.
Soru: ABD’nin tepkisi nedir?
ABD, Şaraa’ya yönelik tehditleri ciddiye almakta ve özel bir koruma birimi kurulmasını önermektedir.