İsrail güvenlik kabinesi, Gazze’ye yönelik askeri saldırıların genişletilmesine ilişkin önemli bir planı onayladı. Bu plan, Gazze’nin topyekûn işgali ve Hamas’ın yok edilmesi amacını taşıyor. Başbakan Binyamin Netanyahu, kabinenin kararının arkasında yatan nedenleri ve planın detaylarını açıklayarak bölgedeki güvenlik durumunu vurguladı. Ayrıca, İsrail ordusu, operasyonun yeni aşamasına hazırlık olarak on binlerce yedek askeri göreve çağırdı. Operasyonların, ABD Başkanı Donald Trump‘ın bölgede yapacağı ziyaret sonrası başlatılacağı belirtiliyor.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Plan hakkında neler biliniyor? |
| 2) Plana hangi nedenlerle karşı çıkılıyor? |
| 3) Gazze’de son durum ne? |
| 4) İsrail İran’ı sorumlu tuttu |
| 5) Uluslararası tepkiler ve insani durum |
Plan hakkında neler biliniyor?
İsrail’in güvenlik kabinesi, 18 Mart’ta geçici ateşkesin sona ermesinin ardından Gazze’ye yönelik operasyonları genişletmek hakkında detayları tartışmak için toplandı. Başbakan Binyamin Netanyahu, bu planın, Hamas’ı yok etmek ve rehinelerin kurtarılması için gerekli olduğunu belirtti. Söz konusu plan, Gazze Şeridi’nin ele geçirilmesi ve Gazze halkının güvenlik amacıyla güney yönüne taşınmasını içeriyor. Ayrıca, Hamas’ın insani yardım dağıtma kabiliyeti engellenecek ve ona yönelik güçlü saldırılar düzenlenecek.
Hükümet yetkilileri, operasyonların hava gücü ve kara birlikleri ile destekleneceğini bildirdi. Üst düzey yetkililer, planın detayları üzerinde uzlaşma sağlandığını vurguladı. Plan, uluslararası gözlemcilerin dikkatini çekti ve eleştirmenler arasında tartışmalara yol açtı.
Bu operasyona yönelik iç politikada da tam destek sağlandığını söyleyen Netanyahu, özellikle güvenlik kabinesi üyelerinin görüş birliği içinde olduğunu belirtti. Planın uygulanması sırasında, Gazze’nin kuzeyinden güneyine doğru bir insan aiğır yer değiştirmesi gerçekleştirilmesi hedefleniyor.
Plana hangi nedenlerle karşı çıkılıyor?
Gazze’deki operasyonun eleştirileri giderek arttı. Planın, 18 Mart’tan bu yana rehinelerin serbest bırakılması konusunda herhangi bir ilerleme kaydedilmediği argumentosuna dayanarak başarısız olduğunu savunuldu. Rehineleri temsil eden aileler, hükümetin öncelikli olarak toprak kazancı sağladığını ve rehineleri göz ardı ettiğini dile getirdi.
Özellikle Rehineler ve Kayıp Aileleri Forumu tarafından yapılan açıklamalara göre, İsrail hükümetinin bu planı, halkın iradesine aykırı bir hareket olarak değerlendiriliyor. Yapılan anketlerde halkın büyük bir bölümünün bu operasyona karşı çıktığı belirleniyor.
Hükümetin, Hamas’ın insani yardımları kontrol etmesini önlemek amacıyla kendisinin yardım dağıtım programlarını yürütmesi çağrısı da dikkat çekmiş durumda. Birleşmiş Milletler, bu durumun uluslararası hukuk açısından sorunlu olduğunu vurgulayarak, hükûmetin insani yardımları dağıtma yeteneği konusunda ciddi endişeler taşıdıklarını açıkladı.
Gazze’de son durum ne?
Gazze, 2 Mart tarihinden bu yana ciddi bir insani krizle karşı karşıya. İsrail, bu tarihte insani yardım ve malzeme sevkiyatını tümüyle durdurdu. Birleşmiş Milletler’e göre, Filistin halkının bu süreçten etkilendiği ve temel ihtiyaçlarının karşılanmadığına dair veriler mevcut. Bunun yanı sıra, yardım kuruluşları da gıda ve diğer malzemelerin kıtlığının arttığını belirtiyorlar.
İsrail yönetimi, uluslararası hukuka uyduğunu öne sürmesine rağmen, birçok insani yardım kuruluşu durumun ciddi olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, Gazze’de en az 52 bin kişinin öldüğüne dair veriler bulunuyor ve bu durum, sivillerin maruz kaldığı tehlikeleri gözler önüne seriyor.
Hamas tarafından yönetilen Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre, bu kadar yüksek kayıpların olması, uluslararası toplum tarafından da şiddetle eleştiriliyor. Operasyonlar sırasında sivil kayıpların azalması amacıyla dikkatli bir yöntem izlenmesi gerektiği, uzmanlar tarafından sürekli olarak dile getiriliyor.
İsrail İran’ı sorumlu tuttu
Gözler Gazze’ye dönerken, bölgedeki diğer aktörler de olaylarla alakalı harekete geçti. Husiler, İsrail’in operasyonlarını genişletme planlarının bir karşılığı olarak hava ablukası uygulama tehdidinde bulundular. Bu durum, bölgedeki gerginliği daha da artırdı.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, bu tehdide karşılık verirken, sert bir üslup kullanarak “Kim bize vurursa, biz de ona yedi kat daha güçlü vururuz” ifadesini kullandı. Ayrıca, Netanyahu, Husiler’in bu tutumlarını İran’a dayandırarak her fırsatta karşılık verileceğini belirtti.
İran tarafında ise, herhangi bir saldırı olması halinde misilleme yapılacağı yönünde açıklamalar gündeme geldi. Bu durum, bölgedeki gerilimin artmasına ve çatışma olasılığının daha da yükselmesine yol açmaya devam ediyor.
Uluslararası tepkiler ve insani durum
Bölgedeki çatışmalar devam ederken, uluslararası toplumdan gelen tepkiler de önemli bir gündem maddesi. Avrupa Birliği, İsrail’e itidal çağrısında bulunarak, Gazze’deki operasyonların insani kayıpları artırabileceği konusunda uyarılar yaptı. Yetkililer, daha fazla can kaybına yol açacak operasyonların genişletilmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Birleşmiş Milletler ise, insan hakları ihlalleri konusunda benzer endişeler taşımaktadır. Uluslararası yardım kuruluşları, çatışmaların yaratacağı insani kriz nedeniyle devreye girmekte zorlandıklarını belirterek yardım dağıtım sisteminin düzene girmesini talep etmekteler.
İsrail hükümetinin insani yardım dağıtımını kendi kontrolünde yapma çabası, uluslararası yardım kuruluşları tarafından olumsuz karşılandı. Yardım kuruluşları, bu uygulamaların temel insan hakları ihlali olacağını ve böyle bir sistemi kabul etmeyeceklerini belirtmiştir.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | İsrail güvenlik kabinesi, Gazze’ye askeri müdahale planını onayladı. |
| 2 | Başbakan Netanyahu, Hamas’ı yok etmek amacıyla operasyonun gerekliliğin üstünü çizdi. |
| 3 | Hamas’ın rehinelerin salıverilmesi konusunda yeni görüşmelere açık olmadığı ifade edildi. |
| 4 | Uluslararası toplum, İsrail’e itidal çağrısında bulundu. |
| 5 | Gazze’deki insani durum giderek kötüleşiyor, ciddi malzeme kıtlığı yaşanıyor. |
Haberin Özeti
Güncel gelişmeler doğrultusunda, İsrail’in Gazze’ye yönelik genişletilmiş askeri operasyon planı, bölgedeki çatışmaların yeni bir evreye girdiğini ve uluslararası ilişkilerin daha da gerileceğini gösteriyor. Hamas’ın rehineleri serbest bırakma ve ateşkes akdi konusundaki isteksizliği, insan hakları açısından kaygı verici bir tablo yaratmaktadır. Ayrıca, askeri operasyonların hedefi olan sivil halkın durumu, uluslararası bakış açısıyla kritik bir noktada yer almaktadır. Operasyonların nasıl şekilleneceği ve uluslararası toplumun bu konudaki tepkisinin nasıl olacağı, gelecek dönem açısından büyük önem taşımaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: İsrail’in Gazze’deki hedefleri nelerdir?
İsrail, Gazze’de Hamas’ın etkisini kırmak ve rehineleri kurtarmak amacıyla genişletilmiş bir askeri operasyon yürütmeyi hedefliyor.
Soru: Planın uygulanma zamanı ne zaman?
Operasyon planının ABD Başkanı Donald Trump’ın bölgeye yapacağı ziyaretin ardından uygulanması bekleniyor.
Soru: Uluslararası toplumun tepkisi nasıl?
Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlar, İsrail’e itidal çağrısında bulunarak insani kayıpların artabileceği konusunda endişelerini dile getirmiştir.
Soru: Gazze’deki insani durumu ne tür sorunlar bekliyor?
Gazze’de ciddi bir malzeme kıtlığı yaşanıyor ve insan hakları ihlalleri konusunda uluslararası toplumdan gelen tepkiler artmaktadır.
Soru: Hükümetin planına karşı çıkan orgnaizasyonlar kimlerdir?
Birleşmiş Milletler ve çeşitli insani yardım kuruluşları, planın insan hakları ihlallerine yol açacağını belirtiyorlar ve işbirliği yapmamayı kararlaştırdılar.
