Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde yaşanan trajik olay, 21 Ağustos 2024’te kaybolan 3 yaşındaki Narin Güran’ın cesedinin bulunmasıyla büyük bir infiale neden oldu. Arama çalışmalarının 19’uncu gününde, Narin Güran’ın cansız bedeni, bir dere yatağında taşlarla kapatılıp çalılıklarla gizlenmiş halde bulundu. Olaydan sonra dört kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Tüm gelişmeler, duruşmalar ve mahkeme kararları, yıllarca sürecek bir hukuki süreç başlattı ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Olayın Gelişimi |
| 2) Mahkeme Süreci |
| 3) Cezaların Onanması |
| 4) Tutukluluk Hallerine İtiraz |
| 5) Mahkeme Başkanının Şerhleri |
Olayın Gelişimi
Olay, 21 Ağustos 2024 tarihinde başlayarak, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinin kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde yaşandı. Narin Güran, o gün aniden kayboldu. Ailesi, küçük kızlarının bulunması için hemen arama başlatırken, güvenlik güçleri de olay yerine gelerek resmi arama çalışmalarını sürdüreceklerini açıkladı. Arama faaliyetleri 19 gün boyunca devam etti ve sonunda, Narin’in cesedi bir dere yatağında, çuvalda ve 30, 25, 20 kilo ağırlığında üç taşla kapatılmış şekilde bulundu.
Narin Güran’ın cesedinin bulunması, toplumda geniş yankılara neden oldu. Çocuğun ailesi, hiçbir şey anlamadan ve süreç hızla gelişirken büyük bir şok yaşadı. Olayın ardından yapılan inceleme ve otopsi, Narin’in ölümüne dair birçok sorunun gündeme gelmesine neden oldu. Ailesi, kızlarının kaybolduğu günden itibaren her türlü destek ve yardım talep etti.
Mahkeme Süreci
Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Narin Güran’ın ölümüne ilişkin dört kişi hakkında dava açtı. Bu şahıslar arasında Narin’in amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran, ağabeyi Enes Güran ve komşusu Nevzat Bahtiyar yer alıyordu. Dava süreci, ilk duruşmanın ardından 28 Aralık 2024 tarihinde gerçekleştirilen ikinci duruşmayla devam etti. Bu duruşmada, mağdurun ailesinin yanı sıra sanıkların avukatları da hazır bulundu.
Mahkemede, tarafların sunduğu deliller değerlendirildi. Salim Güran ve diğer sanıklara, “İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Böylece, duruşmalar sırasında sunulan DNA ve diğer delil unsurları, oldukça tartışmalı bir tablo oluşturdu.
Cezaların Onanması
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, tutuklu sanıklar hakkında verilen ceza kararlarını inceledi. 26 Mayıs’ta, mahkeme tarafından önceki ceza kararları oy çokluğuyla onandı. Fakat, mevcut deliller üzerinden yapılan inceleme sonucunda Mahkeme Başkanı, birçok önemli hususun eksik olduğunu savunarak karara şerh koydu. Bu şerh, duruşma sonrası gündeme gelen önemli bir durum haline geldi ve kamuoyunda etki yarattı.
Mahkeme Başkanı, dosyadaki eksik incelemeleri ve delil yetersizliklerini vurgulayarak, özellikle Nevzat Bahtiyar’ın durumunun daha detaylı bir biçimde incelenmesine dikkat çekti. Kayıtlardaki eksikliklerin, Türk hukuk sisteminin genel akışıyla uyumlu olmadığını belirtti.
Tutukluluk Hallerine İtiraz
Mahkeme süreci, sadece ceza kararlarıyla sınırlı kalmadı. Mahkeme, ayrıca Salim Güran, Yüksel Güran, Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar’ın tutukluluk hallerine yönelik itirazları değerlendirdi. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi, tutukluluğun devamına ilişkin yapılan itirazı inceledi ve önceki kararın uygun olduğunu belirtip, itirazları ayrı ayrı reddetti. Böylelikle sanıkların tutukluluk halleri devam ettirilmiş oldu.
Mahkeme kararının oy çokluğuyla alındığı ve dosyanın itiraz değerlendirilmesi için ikinci ceza dairesine devredildiği bildirildi. Bu süreç, ilerleyen günlerde mahkeme salonlarında devam eden tartışmaların fitilini ateşlemiş oldu.
Mahkeme Başkanının Şerhleri
Mahkeme Başkanı, sanıklarla ilgili tutukluluk kararına karşı muhalefet şerhinde, duruşmalar sırasında sunduğu gerekçeleri sıraladı. Özellikle, ceza konusunda delil yetersizlikleri ve eksik incelemeler olduğunu vurguladı. Mahkeme Başkanı, olayın gerçekleştiği bölgede yapılan incelemelerde, insan hareketliliğine dair tespitlerin yetersiz olduğunu belirtti.
Bu raporlar ve mevcut koşullar göz önüne alındığında, mahkeme başkanının belirttiği hususların ciddi şekilde dikkate alınması gerektiği vurgulandı. Başkanın görüşü, mevcut durumun hukuka aykırı olduğuna dair güçlü deliller içeriyordu ve bu, ilerleyen süreçte dikkatle izlenecektir.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Narin Güran, 21 Ağustos 2024 tarihinde kaybolmuş ve 19 gün sonra cesedi bulunmuştur. |
| 2 | Dava açılan dört kişi arasında Narin’in amcası, annesi ve ağabeyi yer almaktadır. |
| 3 | Mahkeme, sanıklara ağırlaştırılmış müebbet ve hapis cezası vermiştir. |
| 4 | Tutukluluk halleri, yapılan itirazlarla devam etmiştir. |
| 5 | Mahkeme başkanının şerhleri, delil yetersizliklerini gündeme getirmiştir. |
Haberin Özeti
Narin Güran’ın kaybolmasının ardından yaşanan trajik olay ve sonrasında devam eden dava süreci, mahkeme salonlarında birçok tartışmaya neden oldu. Mahkeme kararları, kamuoyunu derinden etkileyen sonuçlar doğurdu. Olayda adaletin sağlanması, temennilerin yanı sıra itirazlar ve muhalefet şerhleriyle birlikte karmaşık bir hal aldı. Bu süreç, hem ilgili aile birimleri hem de mahkeme sistemi açısından önemli dersler ve sonuçlar barındırmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Narin Güran’ın cesedi nerede bulundu?
Narin Güran’ın cesedi, 19 gün arama çalışmaları sonrası bir dere yatağında, çuvalda ve taşlarla kapatılmış bir şekilde bulundu.
Soru: Dava sürecinde hangi suçlamalar yapıldı?
Dava sürecinde Narin Güran’ın amcası, annesi, ağabeyi ve komşusuna “İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçlaması yapıldı.
Soru: Mahkeme hangi cezalara hükmetti?
Mahkeme, sanıklara ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve suç delillerini gizlemekten hapis cezası verdi.
Soru: Mahkeme başkanının şerhi neden önemli?
Mahkeme başkanının şerhinde, delil yetersizliklerine, eksik incelemelere ve olayın gelişimiyle ilgili önemli eleştiriler yer aldı.
Soru: Sanıkların tutukluluğu devam edecek mi?
Evet, mahkeme, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına yönelik itirazları reddetti ve tutukluluklarının sürmesi kararlaştırıldı.
