İstanbul Barosu’na bağlı avukatların, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan‘ın tutuklanmasını protesto etmek maksadıyla gerçekleştirdiği eylem, 6 Ekim 2023 tarihinde İstiklal Caddesi’nde meydana geldi. Avukatlar yürüyüş yaparak İstanbul Barosu’na ulaşmayı hedeflese de, polis engeliyle karşılaştı. Yürüyüşe katılanlardan biri olan M.G. gözaltına alındı. Gözaltı süreci, özellikle sosyal medya paylaşımları ve protestoya katılmaktan dolayı tartışmalara neden oldu. Tüm bunların yanı sıra, M.G.’nin tutuklu başkanlara destek vermek amacıyla yaptığı eylem, hukuk ortamında nasıl yorumlandığını gösteren bir örnek teşkil edebilir.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Eyleme Desteğe Gidenlerin Durumu |
| 2) M.G.’nin İfadesi ve Suçlamalar |
| 3) Uygulanan Yasal Süreçler |
| 4) Avukatın Açıklamaları ve Savunma |
| 5) Yurt Dışı Çıkış Yasağı ile Salıverilme |
Eyleme Desteğe Gidenlerin Durumu
Protesto eylemi, Mehmet Pehlivan‘ın tutuklanmasının ardından avukatlar tarafından düzenlendi. Avukatlar, Çağlayan Adliyesi’nde toplanarak İstiklal Caddesi’ne yürümek üzere hareket etti. Ancak, polis tarafından yürüyüşe izin verilmedi. Bu durum, avukatlar ve güvenlik güçleri arasında kısa süreli bir gerilim yarattı. Eyleme destek vermek üzere katılan M.G., polisin engellemesine rağmen protestoya katılmaya kararlıydı.
Gerilim, yalnızca yürüyüşe katılan avukatlar arasında değil, aynı zamanda M.G.’nin gözaltına alınmasıyla da daha da arttı. Onun gözaltına alınması, kamuoyunda tartışmalara neden olurken, avukatlar arasındaki dayanışma duygusunu güçlendirdi. Protesto, sadece Mehmet Pehlivan’a değil, genel olarak hukukun üstünlüğüne ve adalet sistemine yönelik bir çağrı niteliği taşıyordu.
M.G.’nin İfadesi ve Suçlamalar
Gözaltına alınan M.G., polisteki ifadesinde herhangi bir suç işleme kastı taşımadığını savundu. M.G., sosyal medya paylaşımlarının çoğunun başkalarına ait sözlerin retweet edilmesinden oluştuğunu belirtti. “Mizah diliyle düşüncelerimi aktarıyorum” diyen M.G., ifade verirken suçlamaların ağır geldiğini vurguladı.
Ona yöneltilen suçlamalar arasında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama”, “Cumhurbaşkanına tehdit”, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” gibi maddeler yer alıyordu. Buna rağmen, M.G. bu suçlamaların bir dayanağı olmadığını savunarak, paylaşımlarında hakaret veya tehdit bulunmadığını söyledi.
Uygulanan Yasal Süreçler
M.G., emniyetteki ifadesinin ardından Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na sevk edildi. Oradan Büyükçekmece 4. Sulh Ceza Hakimliği’ne yönlendirilen M.G., burada bir dizi yasal işlemle karşılaştı. Mahkeme, M.G. hakkında “yurt dışına çıkış yasağı” getirilmesine ve haftada bir gün karakolda imza atma şartıyla adli kontrol kararı vermiştir.
Mahkeme, M.G. hakkında uyguladığı bu tedbirle, toplumsal olaylar ve hukuk sistemine dair koyduğu kuralların önemini vurgulamış oldu. Bu tür müdahale ve koşulların, toplumda adalet anlayışına dair nasıl algılar yaratabileceği tartışmalara yol açmaktadır.
Avukatın Açıklamaları ve Savunma
M.G.‘nin avukatı Kerim Fincan, müvekkilinin beyanlarına destek vererek, sosyal medya paylaşımlarının suç unsuru taşımadığını dile getirdi. Fincan, “Tehdit suçunun oluşabilmesi için ağır ve haksız bir zarara yol açacak ifadeler gerekir, bu dosyada böyle bir emare yoktur” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Avukat Fincan ayrıca, M.G.’nin gözaltına alınmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin serbest bırakılmasını ve takipsizlik kararı verilmesini talep etti. Bu durum, avukatın savunma hakkının ve adaletin işleyişinin önemini yine gözler önüne serdi.
Yurt Dışı Çıkış Yasağı ile Salıverilme
Mahkeme, M.G. hakkında bir adli kontrol kararı vererek, yurt dışına çıkış yasağı koymuş ve belirli günlerde karakolda imza atmasını talep etmiştir. Bu durum, avukatların müvekkillerini koruma çabalarının yanı sıra, hukuki süreçlerin nasıl işlediğini de gözler önüne seriyor.
Böyle bir kontrol mekanizması ile, toplumda yürütülen adalet uygulamalarının nasıl şekillendirildiğine dair önemli bir yorum yapılmaktadır. M.G.‘nin durumu, hukukun etkili ve adil bir biçimde işlemesi açısından dikkat çekici bir örnek olarak değerlendirilmektedir.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Avukatların protestosu, hukukun üstünlüğü için önemli bir adım olarak değerlendirildi. |
| 2 | Gözaltına alınan M.G., sosyal medya paylaşımları nedeniyle suçlamalarla karşı karşıya kaldı. |
| 3 | Mahkeme tarafından uygulanan adli kontrol şartları, toplumda tartışma yarattı. |
| 4 | Avukat Kerim Fincan, M.G.’nin serbest kalması için savunmalar yaptı. |
| 5 | Tutuklu başkanlara destek amacıyla yapılan eylem, gençlerin politikaya ilgisini artırdı. |
Haberin Özeti
İstanbul Barosu’na bağlı avukatlar tarafından gerçekleştirilen protesto, hukukun üstünlüğü ve adalet sistemine dair önemli bir mesaj verdi. Gözaltına alınan M.G. ve onun etrafındaki gelişmeler, gençlerin politikaya olan ilgisini artırmak ve tutuklu belediye başkanlarına destek vermek açısından önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Bu olay, hem hukuk sistemindeki hak arayışlarının hem de gençlerin toplumda nasıl ses bulduğunun bir yansıması olarak öne çıkmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Protesto eylemi hangi amaçla yapıldı?
Protesto eylemi, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun avukatı Mehmet Pehlivan‘ın tutuklanmasına karşı duyulan tepki olarak gerçekleştirildi.
Soru: Gözaltına alınan M.G. neden suçlandı?
M.G., sosyal medya paylaşımları nedeniyle halkı tahrik etme, tehdit ve hakaret suçlamalarıyla gözaltına alındı.
Soru: M.G.’nin avukatı ne talep etti?
Avukat Kerim Fincan, M.G.’nin serbest bırakılmasını ve takipsizlik kararı verilmesini talep etti.
Soru: M.G. hakkında hangi yasal işlemler uygulandı?
M.G., yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir karakolda imza atma şartıyla salıverildi.
Soru: Protestonun sonuçları neler oldu?
Protesto, gençlerin politikaya olan ilgisinin artmasına ve hukukun üstünlüğü konusundaki tartışmaların derinleşmesine neden oldu.
