Dünya

Avrupa’da 2. Dünya Savaşı Sonrası En Büyük Toplu Katliam

Bosna-Hersek’in Srebrenitsa kentinde 1995 yılında meydana gelen soykırıma dair önemli gelişmeler yaşanıyor. Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Srebrenitsa’da gerçekleştirilen savaş suçları nedeniyle bir dizi mahkûmiyet kararı verirken, bu olaylar hala uluslararası gündemi meşgul ediyor. Srebrenitsa’daki katliam, hem yurt içinde hem de uluslararası platformlarda büyük tartışmalara neden olmaktadır. Bu çerçevede farklı görüşler ortaya koyan liderler ve ülke temsilcileri, Srebrenitsa’nın tarihi ve demografik yapısını tartışmaya devam ediyor.

Makale Alt Başlıkları
1) Srebrenitsa Soykırımı’nın Yargılanması
2) Bosnalı Sırp Liderlerin Görüşleri
3) Srebrenitsa’nın Demografik Değişimi
4) BM Genel Kurulu’ndaki Oylama Süreçleri
5) Uluslararası Cevaplar ve Tartışmalar

Srebrenitsa Soykırımı’nın Yargılanması

Srebrenitsa’da yaşanan olaylar, Birleşmiş Milletler tarafından “güvenli bölge” olarak belirlenen bölgede meydana gelmiştir. 11 Temmuz 1995 tarihinde, Sırp güçleri, Bosnalı Müslümanlara yönelik büyük bir saldırı gerçekleştirmiştir. Bu olay sonucunda binlerce insan hayatını kaybetmiş, birçok yaralı ve kayıp kişi olmuştur. Uluslararası Ceza Mahkemesi, bu trajediyi soruşturmak üzere harekete geçmiş ve mahkûmiyet kararları almıştır.

Mahkemenin verdiği hükme göre, Ratko Mladiç ve Radovan Karadzić gibi önde gelen Sırp liderler, soykırım, savaş suçu ve insanlığa karşı suçlardan müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır. Duruşmada, Srebrenitsa’da gerçekleştirilen katliamın planlama aşamasına dair somut kanıtlar sunulmuştur. ICTY Başkanı Yargıç Alphons Orie, söz konusu suçların “insanlığın bildiği en iğrenç suçlar” olduğunu vurgulamıştır.

Hayatta kalan tanıkların ifadeleri, katliamın boyutlarını ortaya sererken, bazı erkeklerin diri diri gömüldüğü, kadın ve çocukların ise büyük trajediler yaşadığı anlaşılmıştır. Srebrenitsa’da bulunan Potocari Mezarlığı, bu olayın kurbanlarını anmak amacıyla bir anıt haline gelmiştir ve mezarlıkta binlerce sade beyaz mezar taşları sıralıdır.

Bosnalı Sırp Liderlerin Görüşleri

Ancak olayın tanıklıkları ve yargılamalarına rağmen, bazı Bosnalı Sırp liderler, Srebrenitsa katliamının soykırım olmadığını ısrarla öne sürmektedir. 2024 yılında Bosnalı Sırp milletvekilleri, Srebrenitsa’daki Müslümanların öldürülmesinin soykırım olduğunu reddeden bir raporu kabul etmişlerdir. Bu durum, Bosna-Hersek içinde halklar arasında ortak bir tarih anlayışının oluşturmada önemli engellerden biri olarak belirtilmektedir.

Bu liderlerden biri olan Milorad Dodik, Srebrenitsa’daki operasyonun “büyük bir hata” olduğunu ifade etse de, “Bu bir suçtu ama soykırım değildi” diyerek olayı minimize etmeye çalışmaktadır. Bosnalı Sırplar, öldürülenlerin çoğunun savaş kurbanı olduğunu ve bu cinayetlerin Srebrenitsa çevresinde yaşamış Sırpların intikamını alma amacı taşıdığını iddia etmektedir.

Bu tür açıklamalar, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde büyük tartışmalara yol açmaktadır. Birleşmiş Milletler, 11 Temmuz’u Srebrenitsa Soykırımı’nı Anma ve Düşünme Günü olarak belirleyerek, inkarı ve savaş suçlularını yüceltmeyi kınamıştır.

Srebrenitsa’nın Demografik Değişimi

1990’lı yıllardaki savaştan önce Srebrenitsa, çoğunlukla Boşnak Müslümanların ikamet ettiği bir kentti. Savaşın ardından, demografik yapı derinden değişmiş ve kentteki Sırp nüfusu artarken, Boşnak nüfusu ciddi şekilde azalmıştır. Bu durum, Balkanlar’daki etnik çatışmaların bir sonucu olarak yorumlanmaktadır.

Savaş sonrası yaşananlar, Bosna-Hersek’in iki ana bölgeye ayrılmasına neden olmuştur: Sırp Cumhuriyeti ve Bosna-Hersek Federasyonu. Bu ayrım, insanlar arasında derin sosyal ve siyasi yarılmalara yol açmış ve Srebrenitsa, Sırp Cumhuriyeti’nin bir parçası olarak tanımlanmıştır. Bugün Srebrenitsa’da yaşayanların çoğu Sırplardır, bu da bölgedeki etnik dengeyi kurmaktadır.

Etnik çeşitliliğin azaldığı Srebrenitsa, geçmişteki kültürel ve sosyal yapısını büyük ölçüde kaybetmiş durumdadır. Sırp Cumhuriyeti, genel olarak Sırpların çoğunlukta olduğu bir yapıya sahiptirken, Bosna-Hersek Federasyonu’nda Boşnakların çoğunlukta olduğu gözlemlenmektedir.

BM Genel Kurulu’ndaki Oylama Süreçleri

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, Srebrenitsa’da yaşanan olayları anma amacıyla bir karar tasarısı üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu tasarıda, soykırımın inkarı ve çarpıtılmasını önlemek için üye ülkelerin eğitim sistemlerinde konuyla ilgili dersler vermeleri önerilmektedir. Bu durum, aynı zamanda gelecekte benzer trajedilerin yaşanmaması için de önem arz etmektedir.

2015 yılında BM Güvenlik Konseyi, Srebrenitsa’da yaşananları “soykırım” olarak tanıyan bir karar önergesi gündeme getirmiştir. Ancak bu önerge, daimi üye olan Rusya’nın vetosu nedeniyle kabul edilmemiştir. Bu veto, Sırbistan’ın geçmişe dönük savunma stratejilerini güçlendirmiştir.

Ancak, 2024 yılında veto tehdidi bulunmadığı için karar taslağı tekrar gündeme alınmış ve oylama sürecine tabi tutulmuştur. Türkiye, ABD, İngiltere ve Fransa’nın da aralarında bulunduğu ülkeler, 11 Temmuz’un “Srebrenitsa Soykırımını Anma Günü” olarak belirlenmesi yönünde oy kullanırken, Sırbistan ve diğer birçok ülke öneriye red oyu vermiştir.

Uluslararası Cevaplar ve Tartışmalar

Almanya ve ABD’nin başını çektiği bazı Batılı ülkeler, Rusya’nın Ukraine’yi işgali sonrası, Srebrenitsa’daki olayları yeniden gündeme taşıyarak, geçmişte yaşanan savaş suçlarını da sorgulamaya açmıştır. Bu durum, hem ulusal hem de uluslararası arenada tartışmaları körüklemiştir.

Sonuçta, BM Genel Kurulu’nda 193 üye ülke arasında yapılan oylamada, 84 üye ülkenin desteğiyle karar kabul edilmiştir. Bu karar, geçmişin acı hatıralarını hatırlarken, insanlık tarihindeki benzer olayların yeniden yaşanmaması adına bir adım olarak değerlendirilmektedir.

Srebrenitsa’daki olayların ve buna bağlı tartışmaların devam etmesi, sadece toplumların değil, aynı zamanda uluslararası ilişkilerin yükünü de artırmaktadır. Etnik ve kültürel farklılıklar üzerinden inşa edilmiş tarih anlatıları, bu tür olayların tekrarlanması için bir zemin oluşturabilir.

Haberin Özeti

Srebrenitsa’da yaşanan soykırım, yalnızca Bosna-Hersek’in değil, aynı zamanda uluslararası toplumun da hafızasında derin izler bırakmaktadır. Tarih boyunca birçok acı deneyim yaşamış olan insanlık, bu tür olayların tekrar etmemesi adına bir araya gelmelidir. Srebrenitsa’nın derin yaralarla dolu geçmişi, bugünün dünya meselelerinde önemli bir rol oynamakta; olayla ilgili uluslararası yargılama süreçlerinin sürmesi ve farklı ülkelerdeki tartışmalar, adalet arayışının devam ettiğini gösteriyor. Sırtında taşıdığı ağır yükle, Srebrenitsa benim için her zaman insanlığın bir test alanı olmaya devam edecektir.

Sıkça Sorulan Sorular

Soru: Srebrenitsa’da tam olarak ne oldu?

Srebrenitsa’da 1995 yılında, Sırp güçleri tarafından gerçekleştirilen bir saldırıda binlerce Bosnalı Müslüman öldürüldü. Bu olay, soykırım olarak kabul edilmektedir.

Soru: Sokırıma dair yargılamalar nasıl yapıldı?

Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi, Srebrenitsa katliamına karışan Sırp liderleri yargılayarak müebbet hapis cezası vermiştir.

Soru: Bosnalı Sırp liderleri Srebrenitsa hakkında ne düşünüyor?

Bosnalı Sırp liderleri, Srebrenitsa’daki olayların soykırım değil, bir suç olduğunu ısrarla savunmaktadırlar.

Soru: BM bu duruma nasıl müdahale ediyor?

BM, soykırım inkarını engellemek için çeşitli kararlar almış ve durum hakkında farkındalık yaratmaya çalışmaktadır.

Soru: Srebrenitsa’da yaşananların demografik etkileri nelerdir?

Srebrenitsa’nın demografik yapısı savaş sonrası değişmiş; Boşnak nüfus azalmış, Sırp nüfusu ise artmıştır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu