
Bağımsız İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, “Süper İzin Yasası” olarak adlandırılan torba yasa teklifini eleştirdi. Rızvanoğlu, teklifin çevre koruma mekanizmalarını devre dışı bırakacağını ifade ederek, yasanın yalnızca doğaya değil, hukuka da kast ettiğini belirtti. Yasa teklifinin, anayasanın 56. ve 169. maddelerine, Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı ile OECD hedeflerine de karşı olduğunu vurguladı. Rızvanoğlu, teklifin geri çekilmesi çağrısında bulundu ve bu durumun halkı, doğayı ve bilimi göz ardı ettiğini dile getirdi.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Yasa Teklifinin İçeriği ve Etkileri |
2) İklim Yasası ile Çelişkiler |
3) ÇED Süreci Üzerine Değerlendirmeler |
4) Global ve Yerel Hedefler |
5) Orman Yangınları ve Madencilik İlişkisi |
Yasa Teklifinin İçeriği ve Etkileri
Bağımsız İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, basın toplantısında “Süper İzin Yasası” olarak bilinen torba yasayı ele alarak, teklifin çevresel koruma mekanizmalarını devre dışı bırakacağını ifade etti. Rızvanoğlu, teklifin ormanları, zeytinlikleri, meraları ve su havzalarını madenciliğe açmak için herhangi bir bilimsel değerlendirme ve halk katılımı olmadan hazırlanmış olduğunu vurguladı. Bu durumun, sadece doğaya değil, hukuka da açık şekilde zarar vereceğini dile getirdi. Rızvanoğlu, konuşmasında söz konusu yasanın, çevreyi korumak yerine, bir avuç şirketin işini kolaylaştırmak amacıyla hazırlandığını belirtti.
Rızvanoğlu, bu teklifin içinde yer alan düzenlemelerin Türkiye’nin temel çevre yasalarını ihlal ettiğini belirterek, ormanlarla ilgili yasaların delik deşik edildiğini ifade etti. “Halkın sesinin ve bilimsel değerlendirmenin yer almadığı bu yasa taslağı, doğanın korunması adına hiçbir somut önlem içermiyor” dedi. Ayrıca, yasada “enerji dönüşümü” gibi ifadelerin kullanılarak mülkiyet haklarının askıya alındığını açıkladı. Bu durumun, doğal alanların korunmasını tehlikeye attığını ifade ederek, “Bu yasa bir çevre reformu değil, sadece bir ruhsat rejimidir” şeklinde konuştu.
İklim Yasası ile Çelişkiler
Rızvanoğlu, teklifin iklim değişikliği ile mücadele amacıyla kabul edilen İklim Yasası’nın hemen ardından Meclis’e getirildiğine dikkat çekerek, bu durumun dikkat çekici olduğunu kaydetti. Rızvanoğlu, bu iki düzenlemenin doğayı değil, ticareti önceliklendiren yasalar olduğunu belirtti. “Bir yanda çözüm arayan bir iklim yasası, diğer yanda doğaya zarar veren bir torba yasa var” dedi. Çelişkili yaklaşımların, mevzuatı etkisiz hale getireceğini, bu durumun kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılanacağını ifade etti.
Rızvanoğlu, iklim değişikliği ile ilgili alınan kararların uygulanmadığını ifade ederek, iklim şurası kararlarına uygunluk sağlanmadığını belirtti. Bu durumun, yasaların işleyişi açısından büyük bir sorun oluşturduğunu vurguladı. Rızvanoğlu ayrıca, “ÇED Gerekli Değildir” ifadesinin kaldırılmasını da eleştirerek bunun sadece bir makyaj olduğunu dile getirdi.
ÇED Süreci Üzerine Değerlendirmeler
Rızvanoğlu, yasa teklifinde yapılan düzenlemeleri eleştirerek, ÇED süreçlerinin etkili bir biçimde işletilmediğini ve çevre hakkının ihlal edildiğini vurguladı. “Yıllarca muhalefet edilen ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı, yasada sadece tabela değişikliği ile çözülmeye çalışılıyor” dedi. Bu durumun sistemin güvenilirliğini ortadan kaldırdığına dikkat çekti. Verilere dayanarak, “2024 yılında ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı verilen proje sayısı 3436 iken, ‘ÇED Olumlu’ kararı verilenlerin sayısı ise sadece 641” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Rızvanoğlu, ÇED süreçlerinin şeffaf ve katılımcı bir biçimde yürütülmesi gerektiğini ifade ederek, “Bu teklifin hazırlanma aşamasında halkın görüşlerinin ve alternatif senaryoların dikkate alınmadığını belirtti. Yasa değişikliğinin, çevreyi korumak istemediğini ortaya koyduğunu ifade etti ve bunun bir illüzyondan ibaret olduğunu vurguladı.
Global ve Yerel Hedefler
Rızvanoğlu, önerilen yasanın sadece çevreyi korumak adına değil, kalkınma hedefleriyle de çeliştiğini belirtti. “12. Kalkınma Planı, OECD ve Birleşmiş Milletler Arazi Tahribatının Dengelenmesi hedefleriyle yan yana gelmesi beklenen bu yasa, tam tersine, doğayı zarar veriyor” dedi. Bu durum, Türkiye’nin çevresel taahhütleri ile çelişen bir yaklaşım olarak kaydedildi.
“Bu yasa, korunan alanların ruhsatlandırılmasını gündeme getirmektedir” diyen Rızvanoğlu, bu durumun çevresel hedeflerle çeliştiğine dikkat çekti. “Korunan alanları ruhsatlandırarak bu hedeflere ulaşmayı nasıl planlıyorsunuz” diye sordu. Rızvanoğlu, bu yasaya karşı halkı bilinçlendirmek amacıyla baskı gruplarına ve çevre örgütlerine katılma çağrısında bulundu.
Orman Yangınları ve Madencilik İlişkisi
Son olarak, orman yangınlarına ve madencilik baskısına değinen Rızvanoğlu, Türkiye’nin ormanlarının yalnızca yangınlarla değil, ruhsatlarla da tükenmekte olduğunu ifade etti. “2024 yılı itibarıyla 23 bin hektardan fazla orman, ormancılık dışı kullanıma tahsis edildi” diyerek, bunun 10 bin hektarının da maden faaliyetlerine açıldığını açıkladı. “Devlet, orman yangınlarıyla mücadelede daha etkili önlemler almak zorundadır” dedi.
Yangınların %90’ında insan kaynaklı olduğunu vurgulayan Rızvanoğlu, madencilik faaliyetlerinin bu oranı artırdığını açıkladı. “Ormanlar sistematik bir şekilde doğa koruma uygulamaları yerine maden çıkarımı için tehdit altında kalıyor” dedi. Rızvanoğlu, bu tür düzenlemelerin hem doğayı koruma hem de iklim değişikliği ile mücadelede büyük bir engel oluşturduğunu vurguladı.
Haberin Özeti
Bağımsız İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, “Süper İzin Yasası” olarak bilinen torba yasa teklifine ilişkin eleştirilerini Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında dile getirdi. Yerel ve küresel çevre hedeflerine aykırı olan bu yasayla birlikte, çevresel korunma mekanizmalarının göz ardı edildiği ve çevrenin tahrip edildiği vurgulandı. Rızvanoğlu, yasanın geri çekilmesi çağrısı yaparak, halkı doğa ve geleceği koruma mücadelesine davet etti.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Rızvanoğlu, yeni yasa teklifinin çevresel koruma mekanizmalarını devre dışı bırakacağını vurguladı. |
2 | Teklif, Anayasa’nın 56. ve 169. maddeleriyle çelişiyor. |
3 | “ÇED Gerekli Değildir” ifadesinin kaldırılmasının sadece bir makyaj olduğunu belirtti. |
4 | Yasa, doğayı korumak yerine ticareti önceliklendiriyor. |
5 | Orman yangınlarının artması, madencilik faaliyetleriyle doğrudan ilişkili. |
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Süper İzin Yasası nedir?
Süper İzin Yasası, çevre koruma mekanizmalarını göz ardı eden bir torba yasa teklifidir.
Soru: Bu yasa teklifinin amacı nedir?
Yasa teklifi, maden yatırımlarını kolaylaştırmak ve doğanın korunma mekanizmalarını kaldırmak amacı taşımaktadır.
Soru: Rızvanoğlu neden bu yasayı eleştiriyor?
Rızvanoğlu, yasanın, sadece doğayı değil, hukuku da ihlal ettiğini ve çevresel korumaları devre dışı bıraktığını düşündüğü için eleştiriyor.
Soru: Yasa teklifinin geri çekilmesi neden önemlidir?
Yasa teklifinin geri çekilmesi, halkı, doğayı ve çevre haklarını koruma adına kritik bir adım olacaktır.
Soru: Bu yasa teklifinin sonuçları ne olabilir?
Eğer yasada değişiklik yapılmazsa, çevresel tahribatların artması ve doğal alanların madenciliğe açılması gibi sonuçlar doğabilir.