Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı çalışanlarının iş sözleşmesinin yaklaşık 9 aydır imzalanmadığını vurguladı. Nazlıaka, durumu eleştirerek hükümetin bu konudaki tavrının belirsizlik yarattığını ifade etti. İşçilerin, etkin bir toplu iş sözleşmesi imzalayabilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğinin altını çizen Nazlıaka, hükümete seslendi. Bu açıklama, işçilerin çalışma koşulları ve hakları konusunda ciddi endişelerin var olduğunu göstermektedir.
Açıklamalarında, bakanlığın işçileri nasıl “modern kölelik koşullarında” çalışmaya zorladığını dile getiren Nazlıaka, farklı statüdeki çalışanlar arasında büyük bir ücret uçurumu olduğuna ve bu durumun eşitsizlik yarattığına dikkat çekti. Çalışanların çalışma koşullarının keyfi bir şekilde belirlendiği ve yoksullaşma sürecinin hızlandığına vurgu yaptı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda çalışan işçilerin haklarının gasp edildiğini söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı, işçilerin seslerini duyurmak için mücadelesine devam edeceğini belirtti.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) İş Sözleşmesine Dair Belirsizlik |
| 2) Çalışanların Durumu ve Hakları |
| 3) Ücret Uçurumları ve Adaletsizlik |
| 4) Bakanlığın Sorumluluğu |
| 5) Sosyal Hizmet Emekçilerinin Talepleri |
İş Sözleşmesine Dair Belirsizlik
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda çalışan işçiler, tam dokuz aydır imzalanmamış bir toplu iş sözleşmesi ile karşı karşıya. Bu durum, çalışanları belirsizliğe sürüklerken, iş sözleşmelerinin imzalanamaması, çalışanların huzursuzluğunu arttırıyor. Aylin Nazlıaka, hükümete, işçilerin bilgisi ve onayı dahilinde sözleşmenin bir an önce sonuçlandırılması çağrısında bulundu. Bunun yanı sıra, işçilerin maruz kaldığı belirsizlik, iş yerinde motivasyon kaybı ve çalışanların psikolojik durumunu olumsuz etkiliyor.
Çalışanların Durumu ve Hakları
Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda görev yapan binlerce kamu işçisinin adeta modern kölelik koşulları altında yaşamaya zorlandığını ifade etti. Çalışanlar, kadro vaadiyle kandırıldıkları için ağır şekilde sömürülen bir grup haline gelmiş durumdadır. İşverenin kuralları ve çalışma koşulları keyfi şekilde belirlenip uygulanmakta, bu da çalışanların haklarını yerle bir etmektedir.
Ücret Uçurumları ve Adaletsizlik
Aynı işi yapan farklı statüdeki çalışanlar arasında büyük bir maaş uçurumu bulunmaktadır. Haftada 40 saat çalışan 4/B’li memurlar, 45 bin TL’ye yakın maaş alırken, aynı işi yapan kadrolu işçiler ise günlük 1143 TL ile geçinmeye çabalıyor. Vergi oranları ve aldıkları maaşlar, işçileri her geçen gün daha da yoksullaştırmaktadır. Nazlıaka, bu durumun sadece ekonomik bir problem olmadığını, aynı zamanda adalet ve eşitlik sorunu olduğunu belirtti.
Bakanlığın Sorumluluğu
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Bakanlığın başarı hikayelerini anlatırken, gerçekte çalışanların içinde bulunduğu durum çok daha olumsuz bir görünüm sergilemektedir. Çalışanların tüm talepleri göz ardı edilmekte, bakanlık sadece rakamlarla kamuoyunu yanıltmaktadır. İşçilerin sevkiyat hakları, izin hakları neredeyse önemsenmemekte, bu da siyasi bir sorumsuzluk olarak değerlendirilmektedir.
Sosyal Hizmet Emekçilerinin Talepleri
Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı’na açık çağrıda bulunarak, “İşçiler arasında ayrımcılığa son verin. Gerçek ve eşit haklara dayalı bir kadro sistemi getirin,” dedi. Ayrıca, kreş ücretlerinin kamu işçileri için erişilebilir hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. 9 aydır beklenen toplu iş sözleşmesinin şeffaf bir şekilde sonuçlandırılması gerektiği konusunda kararlı olduğunu belirtti.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı işçileri, 9 aydır toplu iş sözleşmesinden yoksun. |
| 2 | Çalışanlar, modern kölelik koşullarında ağır şartlarda çalışmak zorunda kalmakta. |
| 3 | Farklı statüdeki işçiler arasında büyük bir ücret uçurumu mevcut. |
| 4 | Bakanlık, işçilerin haklarını hiçe sayarak toplumda eşitsizlik yaratmaktadır. |
| 5 | Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı’na çağrıda bulunarak ayrımcılığa son verilmesi gerektiğini belirtti. |
Haberin Özeti
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı çalışanlarının iş sözleşmesinin 9 aydır imzalanmadığını dile getirerek, bu belirsizliğin sürmesi nedeniyle işçilerin çalışma koşullarının her geçen gün kötüleştiğini belirtti. Hükümeti sert bir dille eleştirerek işçilerin haklarının gasp edildiğini ifade eden Nazlıaka, aynı zamanda sosyal hizmet emekçilerinin sesini duyurmak için kararlılıkla hareket edeceğini vurguladı. Çeşitli eşitsizliklerin ve adaletsizliklerin hüküm sürdüğü bu durum, toplumda daha geniş bir etki yaratacak gibi gözükmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda ne tür sorunlar var?
Çalışanlar, 9 aydır iş sözleşmesi imzalamadıkları nedeniyle belirsizlik ve kaygı içerisinde bulunuyor.
Soru: Toplu iş sözleşmesi neden imzalanmıyor?
Hükümet, mevcut ekonomik koşullar ve işçi taleplerini göz ardı ederek şeffaf bir süreç yürütemiyor.
Soru: Bakanlık çalışanları ne kadar maaş alıyor?
Farklı statüde olan çalışanlar arasında büyük bir maaş uçurumu mevcut; bazıları 45 bin TL alırken, diğerleri günlük 1143 TL ile geçinmeye çalışıyor.
Soru: Nazlıaka’nın talepleri neler?
Nazlıaka, ayrımcılığa son verilmesi, eşit haklara dayalı bir kadro sistemi kurulması ve sosyal hizmet emekçilerinin haklarının güvence altına alınması gerektiğini ifade ediyor.
Soru: Çalışanlar ne gibi haklardan yoksun?
İzin, dinlenme ve kreş hakkı gibi birçok temel hakları ya hiçe sayılmakta ya da kısıtlanmaktadır.
