
İstanbul Ticaret Odası’nın gerçekleştirdiği bir araştırma, Türkiye’deki gençler arasında istihdam ve eğitimde bulunmayan “NEET” (Not in Education, Employment or Training) grubunun oranının OECD ülkeleri arasında en yüksek seviyeye ulaştığını ortaya koyuyor. Gençler, eğitim sisteminin yetersizlikleri ve kariyer planlamasında yaşanan sorunlara dikkat çekerken, iş gücü piyasasında karşılaştıkları zorlukları da gündeme getiriyor. Bu durum, hem gençlerin hem de ailelerin karşılaştığı zorlukları yansıtırken, sosyal ve ekonomik menfaatlerin yanı sıra toplum genelinde iş gücü kalitesinde de ciddi bilanço yaratıyor. Araştırma sonuçları, Türkiye’deki NEET gençlerin sorunlarının kökenine inerek, çözüm önerilerinin geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Eğitim Sistemi ve Mesleki Yönlendirme Eksikliği |
2) Aşırı Korumacı Ebeveynlik ve Etkileri |
3) Tüketim Toplumu ve Gençlerin Duygusal Durumu |
4) Gençlerin Gerçek Hayatla Yüzleşmesi |
5) Gelecek Beklentileri ve İstihdam Sorunları |
Eğitim Sistemi ve Mesleki Yönlendirme Eksikliği
Gençler, Türkiye’deki eğitim sisteminin yetersizliğinden ve mesleki yönlendirme eksikliğinden şikayet ediyorlar. Eğitim sisteminin onlara yeterince destek olmadığını düşünen pek çok genç, iş gücü piyasasına girişte yaşadıkları deneyim eksikliğini ve düşük ücretleri dile getiriyor. Özel sektörde iş bulmak, çoğu zaman iş deneyimi veya staj tecrübesi gerektiriyor. Ancak NEET gençler, genellikle iş tecrübesi olmadan iş gücü piyasasına sürülmeye çalışılıyor.
Çoğu genç, işbulma süreçlerinde karşılaşacakları zorluklar nedeniyle eğitimlerini göz ardı edecek kadar derin bir umutsuzluk hissi içerisinde. Bu şekilde düşünen bireyler, eğitimlerini bir yatırımla değil, kayıplarla ilişkilendiriyorlar. Bu da gençlerin daha fazla sosyal dışlanma ve ekonomik zorluklar yaşamalarına neden olmakta.
Aşırı Korumacı Ebeveynlik ve Etkileri
Araştırmalar, aşırı korumacı ebeveynliğin gençlerin sosyal becerilerinin gelişimini olumsuz yönde etkileyebileceğini göstermektedir. Gençlerin “cam fanusta” yetiştiklerini ifade eden bir araştırma katılımcısı, aşırı koruma ile sosyal dünyaya çıkmakta zorlandıklarını belirtiyor. Bu problem, gençlerin gelecekte karşılaşacakları zorluklar için yeterince hazırlıklı olmamalarına yol açmaktadır.
Ebeveynlerin çocuklarına aşırı koruma ile yaklaşması, onların sosyal becerilerini ve öz güvenlerini azaltmakta, bu durum ise sosyal ortamlara katılımı ve iş hayatına adaptasyonu güçleştirmektedir. Katılımcıların yanı sıra, ailelerin de kendilerini bu durumda çaresiz hissettikleri belirtiliyor.
Tüketim Toplumu ve Gençlerin Duygusal Durumu
Modern toplumda gençler, çoğu zaman maddi değerlere yönelebiliyor. Uzun vadeli hedefler yerine, anlık tatmin ve tüketim odaklı bir yaşam tarzı, gençlerin psikolojik durumlarını olumsuz etkileyebiliyor. Bu durum, sadece bireylerin değil, tüm toplumun geleceğini tehdit eden bir düzlemde ilerliyor.
Duygusal açıdan yaşadıkları zorluklar, gençlerin sosyal hayattan izole olmalarına yol açarken; bu durum, ruh sağlıklarını da olumsuz yönde etkileyebiliyor. Dış dünyaya kapanan gençler, zamanla daha büyük sosyal problemlerin içine çekiliyorlar.
Gençlerin Gerçek Hayatla Yüzleşmesi
Araştırmaya katılan gençler, iş bulmanın zorluklarını ve sosyal hayattan uzaklaşmanın getirdiği sorunları açıkça ifade ediyor. Birçok genç, iş deneyimi olmadan büyük şirketlerin kapısını çalamadıkları için hayal kırıklığına uğruyor. Eğitim tamamlandıktan sonra iş bulma sürecinin zorluğu katlanarak artmakta.
Bu durumda pek çok genç, işsizlik korkusuyla yüzleşmek zorunda kalıyor. Çalışma isteği olmasına rağmen, ailevi yükümlülükler veya çeşitli kişisel sebepler nedeniyle bu isteklerini gerçekleştiremiyorlar. Sonuç olarak, gençlerin çoğu, umutsuz bir bekleyiş içine girebiliyor.
Gelecek Beklentileri ve İstihdam Sorunları
Türkiye’de NEET olmanın getirdiği sorunlar, gençlerin gelecek hakkında daha karamsar düşünmelerine yol açıyor. “İş bulamazsam ne olacak?” korkusu, gençlerin psikolojik sağlıklarını tehdit ederken, aynı zamanda toplumda daha geniş sosyal sorunlara neden olmaktadır. Gençler, hayata dair hedeflerini ve beklentilerini kaybetmeye başlıyorlar.
Özellikle, gençlerin eğitimleri tamamlandığında iş bulma şansı olmadığında, bu durum onları umutsuz bir boşluğa sürüklüyor. Sonuç olarak, gençlerin bu süreçte yaşadığı kayıplar, tüm bir neslin geleceğini tehdit eden bir görüntü oluşturuyor.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | NEET gençlerin oranı Türkiye’de OECD ülkeleri arasında en yüksek seviyeye ulaştı. |
2 | Eğitim sisteminin yetersizliği ve mesleki yönlendirmedeki eksiklikler öne çıkıyor. |
3 | Aşırı korumacı ebeveynliğin gençlerin sosyal becerilerinde olumsuz etkiler yarattığı gözlemleniyor. |
4 | Gençler, madde bağımlılığı ve tüketim alışkanlıkları nedeniyle psikolojik baskı altında hissediyor. |
5 | İstihdam eksikliği, gençlerin gelecek beklentilerini olumsuz etkiliyor. |
Haberin Özeti
İstanbul Ticaret Odası’nın hazırladığı rapor, Türkiye’de eğitimde ve istihdamda yer almayan gençlerin oranının OECD ülkeleri arasında en yüksek seviyeye ulaşmasını ele alıyor. Gençler, eğitim sisteminden ve iş gücü piyasasından bekledikleri desteği görememekle birlikte, aynı zamanda toplumsal ve ekonomik zorluklarla da yüzleşiyorlar. Araştırmanın ortaya koyduğu sorunlar, gençlerin geleceğe dair beklentilerini olumsuz etkilerken, bu durum, tüm toplum için önemli bir sorun teşkil ediyor.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: NEET gençler kimlerdir?
NEET gençler, eğitimde, istihdamda veya mesleki eğitimde bulunmayan genç bireylerdir.
Soru: Türkiye’deki NEET genç oranı nedir?
Türkiye, OECD ülkeleri arasında NEET genç oranında en üst sıralarda yer almaktadır.
Soru: Eğitim sisteminin bu duruma etkisi nedir?
Eğitim sisteminin yetersizlikleri ve mesleki yönlendirmedeki eksiklikler, gençlerin iş gücü piyasasına girişini zorlaştırmaktadır.
Soru: Aşırı korumacı ebeveynlik gençleri nasıl etkiliyor?
Aşırı korumacı ebeveynlik, gençlerin sosyal becerilerinin gelişimini olumsuz yönde etkileyerek, iş hayatına adaptasyonlarını güçleştirmektedir.
Soru: Gençlerin iş bulma konusunda yaşadığı temel sorunlar nelerdir?
Gençler, deneyim eksikliği, düşük ücretler ve güvencesiz çalışma koşulları gibi meselelerle karşı karşıya kalmaktadır.