Akdeniz Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi Dekanlığı ve rektör yardımcılığı görevlerinde bulunmuş olan Prof. Dr. Mehmet Altunkaya’nın profesörlük kadrosu, intihal ve yanıltıcı akademik yayınlar sebebiyle iptal edilmiştir. Bu karar, üniversite yönetim kurulu tarafından alınmış ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından da onaylanmıştır. Altunkaya, atama sürecinde kullandığı bazı yayınların sahte olduğunu, kopyalanma oranının ise %99 olduğunu belirtmiş, ayrıca yapılan incelemeler neticesinde birçok ciddi etik ihlal ortaya çıkmıştır. Altunkaya’nın resmi ifadesinde, yaptığı hataları kabul etmekle birlikte, bunların intihal olarak değerlendirilmediğini savunmuştur.
| Makale Alt Başlıkları |
|---|
| 1) Yüzde 99 Kopyalama İddiası |
| 2) Aşırı Yararlanma Savunması |
| 3) Yayınların Durumu |
| 4) Etik İhlal Tartışması |
| 5) YÖK ve Üniversite Yönetiminin Kararı |
Yüzde 99 Kopyalama İddiası
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yapılan değerlendirmelere göre, Prof. Dr. Mehmet Altunkaya‘nın akademik kariyerindeki profesörlük atamasında kullandığı bazı yayınların varlığı tartışmalıdır. Altunkaya’nın yayınları arasında yer alan bir makalenin aslında yayımlanmamış olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, Almanya’da yayımlanan bir akademik eserin %99’unun doğrudan kopyalandığı iddiaları, akademik etik açısından son derece ciddi bir durum olarak öne çıkmaktadır. Bu bulgular, Altunkaya’nın intihal iddialarıyla ilgili olarak daha büyük bir soru işareti yaratmaktadır.
Kopyalanan eser, Hans Geisler’in 2008 tarihli kitabı olarak belirlenmiştir. İlgili şikayet başvurularında, “Fitness Sözleşmesi, Sayram, Konya 2015” adlı kitabının, Geisler’in Almanca kitabının neredeyse tam bir kopyası olduğu iddia edilmiştir. İncelemeyi yürüten bilirkişi heyeti, bu şikayeti doğrulamış ve iddialarına ilişkin ciddi bulgulara ulaşmıştır.
Aşırı Yararlanma Savunması
Altunkaya, akademik kariyerinde yaptığı savunmada, kopyalama eylemini “aşırı yararlanma” olarak tanımlamış ve etik ihlal olarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etmiştir. Şunları söylemiştir:
“Aşırı yararlanmak vardır. Bu etik ihlal değildir. Çok önemli kaynak olduğu için yararlandım. Türk hukukunda böyle bir eser yoktu. Eksik atıf yapmış olabilirim, kusurlu olabilirim. Kusurlu olmak, etik ihlal sayılamaz. Aşırı yararlanmış olabilirim ama intihal değildir.”
Altunkaya’nın bu açıklaması, akademik camiada tartışmalara sebep olmuştur. Akademik etik, kaynak kullanımında büyük önem taşırken, Altunkaya’nın iddiaları, kamuoyunda ciddi bir yankı uyandırmıştır. Nitekim, incelemeyi üstlenen bilirkişiler de bu durumu destekleyen bulgulara ulaşmıştır.
Yayınların Durumu
Altunkaya, profesörlük kadrosuna başvururken sunduğu makalelerin yayımlanmadığına dair bilgilerinin sonradan öğrenildiğini ifade etmiştir. 3 Temmuz 2015’te profesörlük kadrosuna başvurduğunu söyleyen Altunkaya, hakemli dergilere ait yayınlarını “yayınlanacaktır” ifadesiyle sunmanın yeterli olduğunu düşündüğünü belirtmiştir. Fakat, yayımlanmadığını sonradan öğrendiğini ve bu konuda ihmalkar davrandığını kabul etmiştir.
Bu bağlamda Altunkaya, multitudinal akademik sorumluluklarını yerine getirmediği için basılmamış bir yayına başvurduğunu öğrenmenin kendisi için sürpriz olduğunu dile getirmiştir. Ancak, hukukun koyduğu kurallar çerçevesinde böyle bir durumun kabul edilemeyeceği nadiren de olsa dile getirilmektedir.
Etik İhlal Tartışması
Altunkaya’nın iddiaları üzerine gelen tartışmalarda, etik ihlali konusunun oldukça karmaşık olduğu ortaya çıkmaktadır. Prof. Dr. Altunkaya, almanca makalesinin dergisinin hakemli olup olmadığını kontrol etmediğini, ancak “çok önemli bir dergi” olduğu için bunun aklından geçmediğini ifade etmiştir. Bunun yanı sıra, söz konusu derginin puanlama sisteminin düşük olması nedeniyle böyle bir kasıt içinde olamayacağını da öne sürmüştür.
“Olsa olsa ihmali bir davranıştır. Bu da etik ihlal olarak nitelendirilemez.”
Bu açıklamalar, akademik toplulukta etik ihlallere karşı duyarlılığı sorgulatmakta ve eğitim camiasında özeleştirinin önemine de dikkati çekmektedir. Çoğu akademisyen, hatanın ve eksik atıfların kabul edilebilir olmadığını ifade etmektedir.
YÖK ve Üniversite Yönetiminin Kararı
Akdeniz Üniversitesi Yönetim Kurulu, 22 Mayıs 2025 tarihli toplantısında Altunkaya’nın profesörlük atamasını iptal etme yönünde bir karar almıştır. Kararda, Altunkaya’nın “asgari koşullar bakımından gerekli nitelikte ve sayıda yayın sunmadığı, idareyi yanılttığı ve kasıtlı olarak menfaat sağladığı” ifadesi vurgulanmıştır. Bu yürütmeler, Yükseköğretim Kurulu tarafından da onaylanmıştır.
YÖK, üniversitenin aldığı bu kararı onaylayarak Altunkaya‘nın profesörlük kadrosunu iptal etmiştir. Ancak YÖK, üniversite yönetiminin Altunkaya’nın doçentlik kadrosuna atanmasına yönelik teklifini uygun bulmuştur, bu ise akademik kariyerinin devamı açısından yeni bir kapı aralamaktadır.
| No. | Önemli Noktalar |
|---|---|
| 1 | Prof. Dr. Mehmet Altunkaya’nın profesörlük kadrosu, akademik etik ihlalleri sebebiyle iptal edilmiştir. |
| 2 | İlgili şikayetler, Altunkaya’nın yayınlarında intihal iddialarını içermektedir. |
| 3 | Altunkaya, başvurusunda sunduğu makalelerin yayımlanmamış olduğunu açıkladı. |
| 4 | YÖK, üniversitenin kararını onaylayarak Altunkaya’nın profesörlük atamasını iptal etti. |
| 5 | Altunkaya’nın doçentlik kadrosuna atanmasına yönelik teklif YÖK tarafından uygun bulunmuştur. |
Haberin Özeti
Prof. Dr. Mehmet Altunkaya’nın akademik kariyeri, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından onaylanan intihal iddiaları sonucunda önemli bir darbe almıştır. İptal edilen profesörlük kadrosu, akademik dünyanın etik normlarının sorgulamasına neden olmuş ve bu tür olayların akademik topluluk üzerindeki etkileri gün yüzüne çıkmıştır. Altunkaya’nın yaptığı savunmalar, etik ihlalin tanımına dair önemli bir tartışma başlatmış bulunmaktadır. Yükseköğretim Kurumu, akademik çalışmaların kalitesi ve güvenilirliği konusundaki hassasiyetini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Altunkaya’nın akademik kariyeri ne zaman başlamıştır?
Altunkaya’nın akademik kariyeri uzun yıllar önce başlamış, bunun yanında Akdeniz Üniversitesi’nde de önemli görevler almıştır.
Soru: Hangi suçlamalarla karşı karşıyadır?
Altunkaya, intihal ve yanıltıcı akademik yayınlar kullanmakla suçlanmaktadır.
Soru: İptal edilen profesörlük kadrosu ile ilgili süreç nasıl ilerlemiştir?
Üniversite yönetim kurulu, yapılan incelemeler sonucunda 22 Mayıs 2025 tarihinde kadroyu iptal etmiştir.
Soru: YÖK bu durumda nasıl bir karar vermiştir?
YÖK, üniversitenin aldığı iptal kararını onaylayarak akademik disiplinin korunmasına katkıda bulunmuştur.
Soru: Altunkaya’nın gelecekteki akademik durumu nedir?
Altunkaya’nın doçentlik kadrosuna atanmasına yönelik teklif YÖK tarafından uygun bulunmuş, bu da kariyerine devam etmesine olanak tanımaktadır.
