
TBMM Başkanvekili ve DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan, Meclis açılışında barış ve demokratik süreçler üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Bu konuşma, Türkiye’nin barış mücadelesinin ve demokratik uygulamalarının önemini vurgularken, geçmişte önemli roller üstlenmiş şahsiyetlere de atıfta bulundu. Buldan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, 28. dönemde onurlu bir barışı ve demokratik bir cumhuriyeti tüm yurttaşlara hediye etme kapasitesine sahip olduğunu belirtti.
Açılış konuşmasında, Buldan, özellikle Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş gibi tutuklu eski milletvekillerine ve diğer aktivistlere selam göndererek bu kişilerin önemine dikkat çekti. Bunun yanı sıra Sırrı Süreyya Önder‘in anısına, onun barış için gösterdiği çabalara vurgu yaptı ve kendisinin toplumda önemli bir figür olduğunu belirtti. Buldan, barışın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin sorumluluğunda olduğunu ifade etti.
Bu açıklamalar, barışın nasıl sağlanacağının ve demokratik hakların nasıl güvence altına alınacağının Meclis’in gündem maddeleri arasında olacağını açıkça ortaya koymakta. Pervin Buldan, Meclis’in tarihi sorumlulukları olduğuna dikkat çekerek, tüm toplumsal kesimlerin ve özellikle ezilenlerin sesinin duyulmasının önemini vurguladı. Aynı zamanda, kalıcı barışın sağlanabilmesi için gereken adımların atılması gerektiğini belirtti.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Barış ve Demokratik Toplum Süreci |
2) Sırrı Süreyya Önder’in Mirası |
3) Toplumsal Farklılıkların Temsili |
4) Meclis’in Tarihi Sorumluluğu |
5) Gelecek İçin Birlikte Yürütülecek Çabalar |
Barış ve Demokratik Toplum Süreci
TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, Meclis açılışında barış ve demokratik toplum konularında derinlemesine bir değerlendirme yaptı. Bu süreç, Türkiye’nin geçmişte yaşadığı toplumsal çatışmaların ve siyasi istikrarsızlıkların gölgesinde şekillenmiş bir tarih. Barış arayışları ise halkı bir araya getiren ve ortak yaşamı inşa eden öncelikler içinde yer almalıdır. Buldan, Meclis’in 28. döneminin, barış adına önemli adımlar atabileceğini vurguladı.
Barışın sağlanabilmesi için demokratik ilkelere bağlı kalınması gerektiğine dikkat çeken Buldan, “Barış Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin zimmetindedir” ifadesine yer verdi. Bu çağrısı, Meclis üyeleri arasında bir dayanışma ve ortak bir hedef oluşturmayı amaçlıyor. 86 milyon yurttaş için onurlu bir barış vurgusu, Buldan’ın konuşmasındaki en önemli noktalardan birini oluşturuyor.
Ayrıca, toplumun tüm katmanlarının bu sürece dâhil edilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Cinsiyet, etnik köken, inanç kabulü gibi farklılıkların temsilinin sağlanması, yalnızca barış için değil, aynı zamanda demokratik işleyişin ve katılımcılığın önemli bir parçasıdır. Bu anlayış, Meclis’in geleceği açısından kritik bir öneme sahiptir.
Sırrı Süreyya Önder’in Mirası
Konuşmasında Pervin Buldan, barış mücadelesinin öncülerinden olan Sırrı Süreyya Önder’i de anarak sözlerine başladı. Önder, halkın sesi olmuş ve toplumsal sorunlara duyarlılığıyla tanınmış bir figürdü. Buldan, “Türkiye Büyük Millet Meclisi çok kıymetli bir üyesini kaybettik,” diyerek Önder’in anısını yaşattı. Önder’in demokratik ve adil bir yönetim anlayışı ile hakikati ince bir dille ifade etme yeteneği, siyasete kazandırdığı yeni bir bakış açısı olarak öne çıkıyor.
Buldan, Önder’in barış için verdiği mücadeleye ve onun yaşam felsefesine vurgu yaparak, bu mirasın kendisine duyduğu sorumlulukla nasıl devam ettireceğine dair sözler sarf etti. Önder, barışı yalnızca bir kavram olarak değil, insan hayatının merkezine yerleştirilmesi gereken bir değer olarak görüyordu. Bu yaklaşım, Buldan’ın Meclis başkanvekili olarak üstlenmek istediği misyonun temelini oluşturuyor.
Önder’in yaşamı boyunca barışa olan inancı, Buldan’ın hedefleri arasında yer alıyor. Bu sebeple barışın güçlendirilmesi ve korunması adına çaba sarf etme sözü veriliyor. “Barış, kendiliğinden bir olgu değildir; üzerine emek harcanması gereken bir çabadır,” diyerek bu mesajı pekiştirdi.
Toplumsal Farklılıkların Temsili
Buldan, Meclis’teki kürsüsünden tüm toplumsal farklılıkların duyulması ve temsil edilmesi için çaba sarf edeceğini belirtti. Bu bağlamda, kadınların ve ezilenlerin haklarının ve taleplerinin gözetileceği bir ortam yaratmanın hedeflendiği ifade edildi. Meclis’in bu anlayışı benimsemesi, toplumsal barışın ve demokratik temsilin güçlenmesine katkı sağlayacak önemli bir adım olup, tüm kesimlerin kendisini ifade etmesine olanak tanıyacaktır.
Özellikle, kadınların siyasi alanlarda daha görünür olmasını teşvik etme çabaları önemli bir gündem maddesi olarak ön plana çıkıyor. Cinsiyet eşitliğinin sağlanması, sadece toplumsal adalet açısından değil, aynı zamanda demokratik bir toplumun inşası açısından da yaşamsal bir öneme sahiptir. Bu noktada, kadının sesi ve varlığı, sadece Meclis’in değil, toplumun tüm katmanlarının üzerinde durması gereken bir olgu olarak yer bulmalı.
Bu bağlamda Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin, toplumun tüm bileşenleri tarafından sahiplenilmesi, bu sürecin başarıya ulaşmasını sağlamak açısından kritik öneme sahiptir. Buldan, bu hedef doğrultusunda elinden geleni yapacağını ve toplumsal kesimlerin seslerini duyuracak zeminleri oluşturmak için çalışacağını belirtti.
Meclis’in Tarihi Sorumluluğu
Buldan, Meclis’in tarihi sorumlulukları olduğuna dikkat çekerek, bu dönemde barışın inşa edilmesi adına atılması gereken adımlara vurgu yaptı. “Ülke ve bölge barışının inşası için Meclis’in üzerine düşen sorumluluk büyük,” diyerek bu sorumluluğun ciddiyetini dile getirdi. Meclis’in alacağı kararların 86 milyon yurttaş için kritik öneme sahip olduğu ve bu kararların toplumsal barışın sağlanmasında etkili olacağı ifade edildi.
İçinde bulunulan dönemde, hukukun üstünlüğü ve insan haklarının korunması konusundaki yasal düzenlemelerin önemi artmıştır. Yeni bir toplumsal sözleşme ile kamusal alanda eşitlikçi ve demokratik bir ortamın sağlanması gerektiği vurgulandı. Bu, toplumun kendisini temsil eden bir Meclis ile güçlü bir işbirliği gerektiren bir süreçtir.
Sözlerini sürdürerek, “Kalıcı bir barış, Türkiye’nin ve yakın bölgenin en acil ihtiyacıdır” diyen Buldan, bu ihtiyacın karşılanabilmesi için girişimlerde bulunmalarının elzem olduğunu ifade etti. Barış ve demokratik çözüm sürecinin güvenli bir zeminde gelişebilmesi adına yasal ve siyasi zeminlerin oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Gelecek İçin Birlikte Yürütülecek Çabalar
Son olarak Buldan, barışın sağlanması adına birlikte hareket etme çağrısında bulundu. “Gelın hep birlikte barışın ÖNDER’i olalım,” şeklindeki ifadesi, Meclis’in tüm üyesinin bu süreçte dayanışma göstermesi gerektiğine dair bir mesaj niteliği taşımaktadır. Adaletin, eşitliğin ve demokrasinin sağlanması için gerekli adımların atılmasının elzem olduğunu belirtti. Barış ve huzur, tüm yasama çalışmalarının temel amacı olmalıdır.
Bu değerlere bağlı yarınlara ulaşabilmek için yapılacak çalışmalar sadece bir görevin yerine getirilmesi olarak değil, aynı zamanda bir halkın beklentilerini karşılamak olarak da değerlendirilmelidir. Buldan, bu çerçevede barışın gerekliliğine dair son bir kez daha dikkat çekerek, “Bu vesileyle, barışın temel bileşeni olan eşitliği sağlamak üzere çalışmalıyız” dedi.
Bu bağlamda, yol alırken Sırrı Süreyya Önder’in hatırasını yaşatacak adımları atmanın sorumluluğuna da işaret eden Buldan, “Onun anısı bizlere yol göstermeli,” diyerek kapanışı yaptı.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Barış, Meclis’in sorumluluğundadır. |
2 | Sırrı Süreyya Önder, barış mücadelesinin sembolüdür. |
3 | Toplumsal farklılıkların temsil edilmesi gereklidir. |
4 | Meclis, tarihi bir barış sorumluluğuna sahiptir. |
5 | Birlikte barış ve eşitlik için çaba göstermek şarttır. |
Haberin Özeti
TBMM Başkanvekili Pervin Buldan, konuşmasında barış ve demokratik toplumun inşası için ortak hareket etme çağrısı yaparak, tüm toplumsal kesimlerin haklarının temsil edilmesi ve sesi olabilmesi adına güç birliği yapılması gerektiğini vurguladı. Sırrı Süreyya Önder gibi önemli figürleri anarak, onun mirasına sahip çıkılmasını istedi. Meclis’in tarihi sorumluluklarını yerine getirmesi ve kalıcı bir barış sağlanması adına atılması gereken adımlar üzerinde durarak, bu noktada kararlılık ve birlikteliğin önemini belirtti.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Pervin Buldan, Meclis açılışında hangi konuları vurguladı?
Buldan, barış ve demokratik toplum sürecine dair önemli değerlendirmelerde bulundu, toplumsal farklılıkların temsil edilmesi gerekliliğini vurguladı.
Soru: Sırrı Süreyya Önder’in barış mücadelesindeki yeri nedir?
Önder, barışın sağlanmasında öncü bir figür olarak değerlendirilmektedir; Pervin Buldan, onun mirasından bahsetmiştir.
Soru: Meclis’in barış konusundaki sorumluluğu nedir?
Meclis, toplumsal barışın sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır ve bu anlamda tarihi sorumluluklar üstlenmektedir.
Soru: Buldan, toplumsal kesimlerin hangi haklarını koruyacağını belirtti?
Buldan, ezilenlerin, kadınların ve farklı toplumsal kesimlerin haklarını koruma yönünde çaba sarf edeceğini ifade etti.
Soru: Buldan’ın barış çağrısının amacı nedir?
Amacı, toplumsal barışın sağlanması ve demokratik bir toplumun inşası için birlikteliği teşvik etmek ve bu süreçte tüm kesimlerin sesini duyurmak olarak belirtilmiştir.