
Eskişehir’in tanınmış ve uzun yıllar görev yapmış belediye başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, emekliye ayrılmadan önce ilginç bir anısını basın özgürlüğü ve sansür konuları üzerine yeniden gündeme getirdi. Gençliğinde gazetecilik yapmış olan Büyükerşen, Demokrat Parti döneminde uygulanan sansürün etkilerini yaşadığını ve bu dönemdeki gazete deneyimlerini Basın Konseyi’nin 37. kuruluş yıldönümü kutlamasında paylaştı. Dönemin zorlu şartlarını ve gazete yöneticisi olarak yaşadığı anekdotları dinleyicilere aktararak, basın özgürlüğünü savunmanın önemine vurgu yaptı.
Büyükerşen’in konuşmasında, geçmişte yaşanan sansür uygulamaları ile bugünkü basın özgürlüğü sorunları arasındaki paralellikler dikkat çekti. Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, etkinlikte basın özgürlüğü konusunu ön plana çıkararak, gazetecilere yönelik baskıların sona ermesi gerektiğini dile getirdi. Gala, çeşitli tanınmış isimlerin katılımıyla gerçekleştirildi ve basın alanındaki gelişmelerin takip edilmesi gerektiği belirtildi.
Makale Alt Başlıkları |
---|
1) Büyükerşen’in Gazetecilik Yılları |
2) Demokrat Parti Döneminin Sansürü |
3) Basın Konseyi’nin Önemi ve Yönetimi |
4) Etkinlikteki Katılımcılar |
5) Basın Özgürlüğü ve Gelecek |
Büyükerşen’in Gazetecilik Yılları
Eskişehir’in emektar belediye başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, gazetecilik kariyerine genç yaşlarda başlamıştır. Kendi memleketi Eskişehir’de yayımlanan Sakarya Gazetesi’nde çalışmaya, lise yıllarında başladı. O dönemde gazetecilik, çeşitli baskılar ve zorluklarla doluydu. Büyükerşen, yaşının küçük olmasından dolayı birçok gazetecinin tutuklandığı bir ortamda, yazı işleri müdürü olarak görev aldı. Patronunun, yaşını büyütmesi gerekmişti çünkü yasalar gereği yazı işleri müdürlüğü için belli bir yaş sınırı bulunuyordu.
Büyükerşen, “Ben lisede sınıfta kalınca gazeteciliğe başladım; ancak o dönemde her gazeteci tutuklanıyordu. Benim yaşım küçük olduğu için tutuklanmayacağımı düşünerek yazı işleri müdürü yapıldım” diye belirtti. Bu ilginç hikaye, dinleyicileri hem düşündürmüş hem de gülümsetmiştir. Onun genç yaşlarda yaşadığı bu deneyimler, onun ilerideki kariyerine de belirgin bir etki bırakmış tır.
Demokrat Parti Döneminin Sansürü
Demokrat Parti’nin iktidarında, özellikle 1960 yılının Nisan ayında yaşanan sansür uygulamaları Büyükerşen’in gazetecilik sürecinde önemli bir yer tutmaktadır. O dönemde muhalefet liderlerinin konuşmalarının önüne geçmek amacıyla gece yarısı yasaklar ve talimatlar geliyordu. Gazete sayfalarında, muhalif haberlerin yer alması neredeyse imkânsız hale gelmişti. Büyükerşen, gazetenin sayfasındaki boş alanları engellemek için mizahi bir yol bulmuş ve bu durumu “patlıcan” yazısı ile geçiştirmiştir.
Büyükerşen anısını anlatırken, “Bir gün boş yere patlıcanı yazmak zorunda kaldık. Teknik imkanlarımız sınırlıydı, bu nedenle bir el çizip altına ‘Yeter söz milletindir’ yazdık” ifadelerini kullanarak, o dönemin komik ama aynı zamanda trajik durumunu dile getirmiştir. Bu tür anekdotlar, gazeteciliğin sadece bir meslek olmadığını; aynı zamanda bir toplumun sesi olma görevi taşıdığını da net bir şekilde göstermektedir.
Basın Konseyi’nin Önemi ve Yönetimi
Basın Konseyi, Türkiye’de basın özgürlüğü ve gazetecilerin haklarını koruma amacıyla kurulmuş bir kurumdur. Bu yıl 37. kuruluş yıl dönümünü kutlayan Basın Konseyi, yaptığı çalışmaları ve başarılarını gözler önüne serdi. Büyükerşen, bu kuruma onur üyeliği belgesi verildiği gala gecesinde, geçmişe dönük deneyimlerini paylaşarak, Basın Konseyi’nin önemine vurgu yaptı. Konsey, gazetecilerin mesleki standartlarını yükseltmeyi ve basın etiğine uygun hareket etmeyi teşvik etmek için mücadele vermektedir.
Konseyin başkanı olan Pınar Türenç, etkinlikte özellikle basın özgürlüğünün önemine değinmiş ve gazetecilere yönelik artan baskılara son verilmesi gerektiğini dile getirmiştir. Basın Konseyi, oluşturduğu platformlarda gazetecilerin işlerini daha güvenli bir ortamda yapabilmeleri için çalışmalara devam etmektedir.
Etkinlikteki Katılımcılar
Basın Konseyi’nin 37. yaş gala gecesine farklı kesimlerden birçok önemli isim katılmıştır. Eskişehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, TBMM eski Başkanvekili Güldal Mumcu, Konsey’in eski Başkanı Oktay Ekşi ve İstanbul Barosu eski Başkanı Filiz Saraç etkinlikte yer alarak desteklerini göstermişlerdir. Ayrıca İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi ve Basın Konseyi Yüksek Kurul üyeleri de katılım göstererek basının önemini vurgulayan bir duruş sergilemişlerdir.
Etkinliğin bu kadar çok önemli isim tarafından desteklenmesi, basın özgürlüğü konusunda toplumda bir farkındalık yaratmak adına büyük bir adım olmuştur. Katılımcılar, etkinlik boyunca gazetecilik mesleği üzerine ve günümüzde karşılaşılan zorluklar üzerine tartışmalarda bulunmuşlardır.
Basın Özgürlüğü ve Gelecek
Basın özgürlüğü, demokrasinin en temel unsurlarından biridir. Bu bağlamda, Büyükerşen’in ve diğer katılımcıların basın özgürlüğü konusunda yaptıkları konuşmalar, gazetecilerin karşılaştığı zorlukların farkındalığını artırmakta ve gelecekteki mücadele için cesaret vermektedir. Basın özgürlüğü, toplumun gelişimi için oldukça kritik bir faktördür ve bu nedenle, basın mensuplarının güvenliği sağlanarak desteklenmelidir.
Gazetecilerin kendi görevlerini yaparken maruz kalabilecekleri tehditlerin azaltılması üzerine dile getirilen düşünceler, etkinliğin önemli mesajlarından biri olmuştur. Gelecek, basın özgürlüğünün güvence altına alındığı ve gazetecilerin özgür bir şekilde çalışabildiği bir dünya için umudun var olduğunu göstermektedir.
No. | Önemli Noktalar |
---|---|
1 | Önemli bir gazeteci olarak Büyükerşen, ulusal çapta yaşanan sansür uygulamalarını deneyimlemiştir. |
2 | Basın Konseyi, basın özgürlüğüne yönelik farkındalığı artırmayı hedeflemektedir. |
3 | Etkinlikte önemli isimlerin katılımı, basın özgürlüğü konusundaki duyarlılığı artırmıştır. |
4 | Büyükerşen’in anekdotları, gazeteciliğin zorluklarını komik bir dille anlatmaktadır. |
5 | Gelecek dönemde, basın özgürlüğü ve gazetecilik etikleri üzerine tartışmaların devam etmesi beklenmektedir. |
Haberin Özeti
Eskişehir’in efsane belediye başkanı Prof. Yılmaz Büyükerşen, gazete yöneticiliği yıllarında yaşadığı sansür deneyimlerini paylaşarak, basın özgürlüğü konusunun önemine dikkat çekmiştir. Basın Konseyi’nin 37. yılına özel düzenlenen etkinlikte yer alan Büyükerşen, geçmişten gelen zorlukların günümüzde de etkisini sürdürdüğünü vurgulamıştır. Etkinlik, medya mensupları ve katılımcılar arasında önemli bir diyalog yaratmış, basın özgürlüğü üzerinde durulması gereken konuların altını çizmektedir. Gazetecilerin özgür bir ortamda çalışmalarının gerekliliği bir kez daha ortaya konmuş; bu bağlamda gelecekte yapıcı tartışmaların sürekliliği gerektiği ifade edilmiştir.
Sıkça Sorulan Sorular
Soru: Büyükerşen’in gazetecilik yılları ne zaman başlamıştır?
Büyükerşen, lise yıllarında gazetecilik kariyerine başlamış, genç yaşta Sakarya Gazetesi’nde çalışmaya başlamıştır.
Soru: Demokrat Parti döneminde basın özgürlüğü durumu nasıldı?
Demokrat Parti dönemi, gazeteci tutuklamalarının ve sansür uygulamalarının sıkça yaşandığı bir dönemdi.
Soru: Basın Konseyi nedir?
Basın Konseyi, gazetecilerin haklarını korumak ve basın özgürlüğünü desteklemek amacıyla kurulmuş bir kuruluştur.
Soru: Etkinlikte kimler katılmıştır?
Etkinliğe çeşitli siyasi ve gazetecilik alanında tanınmış önemli isimler katılmıştır.
Soru: Basın özgürlüğü neden önemlidir?
Basın özgürlüğü, demokrasinin sağlıklı işlemesi için temel bir unsurdur ve toplumun gelişimi için kritik bir rol oynamaktadır.